| Hadi anne, bana söz verdin. Biliyorum, ben berbat bir anneyim. | Open Subtitles | هيا يا أمي لقد وعدتني أنا أعلم و أنا أم مريعة |
| Bakın, ben artık bir anneyim. Anneler ne yapıyorsa onu yapmam gerek. | Open Subtitles | أسمعا ، أنا أم الآن ، يجب أن أفعل ما ستفعله أم |
| 40 yaşlarımda boşandım. Ve o zamandan beri bekar bir anneyim. | Open Subtitles | و طلقت في الأربعينيات من عمري و أصبحت أماً مطلقة |
| Çalışıyordum ama sana kahvaltı getirdim çünkü ben süper bir anneyim. | Open Subtitles | كنت أعمل لكنّي أحضرت لك الإفطار لأنّي أمٌّ ممتازة |
| Bekar bir anneyim. | TED | أنا أمٌ عزباء. |
| Ben CIA çalışanı değilim. Ben oğlunu arayan bir anneyim. | Open Subtitles | أنا لست من المخابرات المركزية أنا أم تبحث عن إبنها |
| Ben CIA çalışanı değilim. Ben oğlunu arayan bir anneyim. | Open Subtitles | أنا لست من المخابرات المركزية أنا أم تبحث عن إبنها |
| - Ben iyi bir anneyim. Böyle bir hakarete katlanamam. | Open Subtitles | أنا أم صالحة, لن أقبل أن تتم اهانتي بهذا الشكل |
| Ben yalnız bir anneyim ve heykeltraş olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أم عزباء حضرة القاضي وأحاول أن أصبح نحاته لدي |
| Biliyor musun, ben aslında gerçekten de iyi bir anneyim. | Open Subtitles | ماء الخنزير الساخن, تعلم أنا أم بارعة حقاً |
| Bence iyi bir anneyim. Olmaya çalışıyorum. Bu kadar korkmasına, endişelenmesine neden olan şeyin ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لست أماً سيئه, أعتقد اني أم جيدة, أنا احاول لا أعلم ماللذي تخشاه؟ |
| Kötü bir anneyken bile harika bir anneyim. | Open Subtitles | "حتى عندما أكون أماً سيئة أظل أماً عظيمة" |
| Savaşacak kimse kalmadı. Ve ben hala boktan bir anneyim. | Open Subtitles | لم يبقَ أحد لمقاتلته وما زلت أماً سيئة |
| Ben de ona rüşvet verebilirdim. Ama ben iyi bir anneyim. | Open Subtitles | كنتُ أستطيعُ رشوتَه، لكنّي أمٌّ صالحة. |
| Ben iyi bir anneyim. Stan ne yapıyor biliyor musun? | Open Subtitles | إخرس، فأنا أمٌّ صالحة |
| İyi ki bekar bir anneyim. | Open Subtitles | أنا أمٌ وحيدة و سعيدة جداً |
| Ben bekar bir anneyim. Bu şey kötü giderse, çocuklarımı kaybederim. | Open Subtitles | أنا أُم وحيدة إذا فشلِت ، سَأَفْقدُ أطفالي |
| Artık "Gina zamanım" yok. Ben bir anneyim. | Open Subtitles | "لَمْ يَعُد عِنْدي "وقت جينا فأنا أُمٌ |
| Hayır, ben berbat bir anneyim. | Open Subtitles | لا، أَنا أمّ فظيعة. |
| - O eski bir suçlu ve ben 40 yaşında Los Angeles'ta yaşayan bekâr bir anneyim. | Open Subtitles | وأنا أم عزباء تبلغ 40 عاماً تعيش في لوس أنجلوس |
| Lütfen? ! Ben, Otuz yaşında oğlu olan bekar bir anneyim! | Open Subtitles | رجاء، إننى أم وحيدة ولدى ابن عمره 30 سنة |
| Ben ne kadar kötü bir anneyim ki, öz oğlum benden boşanmak istiyor? | Open Subtitles | كم انا ام مريعه, لدرجة ان ابني يريد أن يهجرني. |
| Biliyorum bir sürü abur cubur, ama ben gerçekten iyi bir anneyim. | Open Subtitles | اعرف, انه الكثير من الطعام السئ ولكنني اُم جيدة بحق |
| Hem de çok iyi bir anneyim. | Open Subtitles | حقا أم جيده جداً |