| Pekala o zaman. Bir görev vereceğim. Daha doğrusu sıkıcı bir ayak işi. | Open Subtitles | اتّفقنا، لديّ مهمّة، صدقًا هي بالأحرى مهمّة بغيضة. |
| Pekala o zaman. Bir görev vereceğim. Daha doğrusu sıkıcı bir ayak işi. | Open Subtitles | اتّفقنا، لديّ مهمّة، صدقًا هي بالأحرى مهمّة بغيضة. |
| Pekala o zaman. Bir görev vereceğim. Daha doğrusu sıkıcı bir ayak işi. | Open Subtitles | اتّفقنا، لديّ مهمّة، صدقًا هي بالأحرى مهمّة بغيضة. |
| bir ayak izini yok etmesi yüzyıllar alır. | Open Subtitles | نحتاج إلى عدة قرون لإ صلاحها إذا دست عليها قدم واحدة |
| Geriye sadece, sandalyenin kararmış telleri omurgasının bir kısmı, terlikleri hala üzerinde olan bir ayak ve beş kilo kül kaldı. | Open Subtitles | كا ما تبقى هو دعامات الكرسي المتفحمة و جزء من العمود الفقري, و قدم واحدة مازالت في نعلها و 10 باوندات من الرماد |
| Koşan şiş bir ayak. | Open Subtitles | تشغيل قدم زرقاء منتفخه. |
| Görülmüyor tek bir ayak izi | Open Subtitles | {\cHF7F0B4}ولا يوجد عليه ولو أثر قدم واحدة |
| bir ayak izi bile yok. | Open Subtitles | ليس الكثير سوى بصمة قدم واحدة |
| Hadi, yürüyüş yapmıyoruz. bir ayak. | Open Subtitles | هيا، قدم واحدة للأمام |
| bir ayak daha kaldı! | Open Subtitles | بقيت قدم واحدة |
| Koşan mavi bir ayak. | Open Subtitles | قدم زرقاء منتفخه |