| Üstünde bir büyü var. | Open Subtitles | أنت لديك تعويذة عليها |
| Üstünde bir büyü var. | Open Subtitles | أنت لديك تعويذة عليها |
| Ağlamayı durduracak bir büyü var mı? | Open Subtitles | أليس هناك تعويذة التي يمكن أن تجعلك تتوقّف عن البكاء؟ |
| Ama bildiğim küçük bir büyü var. | Open Subtitles | قد يتسبب هذا في قتلي ، ولكن هناك تعويذة أعرفها |
| Bir çeşit işaretle yolunu gösterebilecek bir büyü var. | Open Subtitles | هناك تعويذة قد تشير لجهتها كمنارة مِنْ نوع ما |
| Kötü ruhlara karşı kullanılan eski bir büyü var. | Open Subtitles | هنالك تعويذة قديمة للمحاربة ضد الروح الشريرة |
| Burada seni geçmiş yaşamına götürecek bir büyü var. | Open Subtitles | هنالك تعويذة لإعادتكِ لحياتكِ السابقة |
| bir büyü var Yeterince güçlü görünüyor. | Open Subtitles | هناك تعويذة التي تبدو قويةً بما فيه الكفاية |
| Gölgeler Kitabında özel bir büyü var. | Open Subtitles | هناك تعويذة خاصة في كتاب الظلال |
| Gölgeler kitabında çok özel bir büyü var | Open Subtitles | هناك تعويذة خاصة في كتاب الظلال |
| Burada bir büyü var. | Open Subtitles | حسناً ، هناك تعويذة موجودة هنا |
| Kapını geri getirecek bir büyü var mı? | Open Subtitles | هل هناك تعويذة لإرجاع بابك مرة أخرى ؟ |
| Kurt adam ısırığını iyileştirebilecek bir büyü var mı öğrenmeliyim. | Open Subtitles | أودّ أن أعلم مّا إن كانت هنالك تعويذة لمداواة عضّة (المذؤوب) |