| Ne var biliyor musunuz, yaptığımı geri alıyorum, tamam mı? Hey. Zor kız, bu bir barış teklifi. | Open Subtitles | أتعلمين ماذا أسحب جميع ذلك, حسنًا؟ أشياء قاسية, إنه عرض سلام |
| Ben almadım ama al. Bunu bir barış teklifi olarak değerlendir. | Open Subtitles | لم آخذها، لكن تفضّلي اعتبريه عرض سلام |
| Bunu bir barış teklifi olarak düşün. | Open Subtitles | اعتبره عرض سلام |
| Ailemin sunduğu bir barış teklifi. | Open Subtitles | عرض سلام من عائلتي. |
| Hadi ama. Bunu bir barış teklifi olarak gör. | Open Subtitles | هيّا، اعتبريه مبادرة للسلام. |
| Bu bir barış teklifi. | Open Subtitles | إنه عرض سلام |
| Bu bir barış teklifi. | Open Subtitles | إنه عرض سلام. |
| Hadi ama. Bunu bir barış teklifi olarak gör. | Open Subtitles | هيّا، اعتبريه مبادرة للسلام |