| Ajanlarımıza söyleyin, o şişeleme tesisinde bir beyazı arasınlar. | Open Subtitles | اجعليهم يستعلموا على إن كان هناك رجل أبيض يعمل في مصنع الزجاجات هذا |
| bir beyazı Afrika'ya götürsen "Azınlıklara bak hele." der. | Open Subtitles | مثل يمكنك أخذ رجل أبيض إلى أفريقيا وهو يقول انظروا إلى الأقليات الكثيره الذي هنا |
| bir beyazı soyarsan parasını rahat rahat alırsın. | Open Subtitles | عندما تسرق رجل أبيض تحصل على النقود |
| bir beyazı boğazından vurdun. | Open Subtitles | لقد أطلقت النار على رجل أبيض في حلقه. |
| Ama önce Hank Hooper'ı ikna etmeliyim, hala Cadillac alan bir beyazı. | Open Subtitles | "لكن أولا, يجب أن أقنع "هانك هوبر "رجل أبيض مازال يشتري سيارات "كاديلاك |
| Ajanlarımıza söyleyin, o şişeleme tesisinde bir beyazı arasınlar. | Open Subtitles | أوجدي سبباً للرجال ليبحثوا عن رجل أبيض يعمل في مصنع التعبئة ! |