| Lordum, sizinle ilk tanıştığımızda, ...bana büyük bir devlet adamı olmak istediğinizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | سيدي عندما التقينا اول مرة قلت انك تتمنى ان تصبح رجل دولة مهم |
| Biraz sağduyulu olsan, mükemmel bir devlet adamı olurdun. | Open Subtitles | بشىء من الفطنة كان بإمكانك أن تكون رجل دولة |
| bir devlet adamı olarak çalınan belge konusunda pek üzgün görünmüyordu. | Open Subtitles | هو رجل دولة قد يجد نفسه في موقع ليس له للآسف لرؤية مثل هذه الوثيقة محطمة عرضياً |
| Her zaman büyük bir devlet adamı olmaktansa kültürlü bir adam olmayı tercih etmişimdir. | Open Subtitles | لقد فضلت دائما أن يتم اعتباري رجلا مثقفا علي أن أكون رجل دولة عظيم |
| Ailemdeki her erkek, 5 nesil öncesinden bu yana ya bir General ya bir devlet adamı ya da bir CEO, inanılmaz işlerdeler. | Open Subtitles | كل رجل فى عائلتى منذ خمس أجيال كان أما جنرال أو رجل دولة مدير تنفيذى ، أشياء مذهلة |
| Bu seni şok edebilir ama babanı olağanüstü bir devlet adamı olarak görürdüm. | Open Subtitles | قد يصدمك ذلك لكنني أعتبر أبوك, رجل دولة إستثنائي حتى, |
| Ama o durum iyi bir devlet adamı gerektirir, bunu fark ettim. | Open Subtitles | لكنني ادركت أيضاً أن تلك الظروف تتطلب أيضاً رجل دولة. |
| Askerden çok bir devlet adamı olan Smuts, konvansiyonel kuvvetlerin vasat generali olacak ve Lettow'la mücadele edecekti. | Open Subtitles | كونه أصبح رجل دولة أكثر من جندي فقد اعد (سموتز) قوات تقليدية بشكل غير مبالي وانطلق ليواجه (ليتو) |
| Baban dürüst bir devlet adamı. | Open Subtitles | أبوك رجل دولة حقيقي |