| Şey, çocukken en iyi dostum olduğunu düşündüğüm ödüllü bir domuzun vardı. | Open Subtitles | لقد كان لدي خنزير عندما كنت طفلاً والذي إعتقدت أنه أعز أصدقائي |
| 1902 yılında, bir domuzun beyniyle ilkel bir düşünme makinesi yarattı. | Open Subtitles | في عام 1902 ولّد آلة التفكير البدائية الأولى من دماغ خنزير |
| Babamın küçük gümüş bıçağı yeleğinden çıkıp, yağ derinliğini kontrol etmek için bir domuzun sırtına girmeye her zaman hazırdı. | Open Subtitles | سكين والدي الفضي الصغير متأهب طيلة الوقت للخروج من جيب معطفه لينغرس في ظهر خنزير لقياس عمق الدهون في جسده |
| Bir ispatında bir domuzun sinirlerinden birini bağlayarak domuzun sesini kaybetmesine neden oldu. | TED | في أحد العروض، تمكن من جعل خنزير يفقد صوته بربط أحد أعصابه. |
| Ufak beyaz takkeli, minik bir domuzun kanı tüm dünyanın önüne aktığı zaman dünya değişecek. | Open Subtitles | العالم على وشك التغَيُر بدءاً بخنزير بقبعة صغيرة بيضاء ينزف أمام العالم بأكمله ليشاهده |
| Dalkavukluk yapan bir domuzun beni ikna etmesini dinlemek istemiyorum. Ne yapıyor? | Open Subtitles | لا أريد الحديث مع خنزير حقير يريد خداعى ماذا يفعل؟ |
| Dalkavukluk yapan bir domuzun beni ikna etmesini dinlemek istemiyorum. Ne yapıyor? | Open Subtitles | لا أريد الحديث مع خنزير حقير يريد خداعى ماذا يفعل؟ |
| Bir keresinde sahile gitmiştim ben. Sonrasında hatırladığım tek şey, bir domuzun yanında kafesteydim. | Open Subtitles | ذهبت ذات مرة إلى الشاطئ وفجأة استيقظت في قفصٍ بجانب خنزير |
| Ve Oranın Ahlaki Değerleri bir domuzun Salyası Kadar Değerli Değildir | Open Subtitles | و أخلاقهم هؤلاء الحثالة لا تساوي بصقة خنزير |
| Eğer bir vampire farkettirmeden yaklaşacağını sanıyorsan kafanda bir domuzun kıçındaki kadar akıl yok demektir. | Open Subtitles | إذا ظننت أن بمقدروك التسلل على مصاص دماء فأنتم أغبياء أكثر من مؤخرة خنزير |
| İntihar etmiş bir domuzun filetosunu alsam uyar mı? | Open Subtitles | هلسيكونالأمرمقبولاًأكثر .. إن ذهبت للتسوّق بحثاً عن خاصرة لحم خنزير إنتحاري؟ |
| Burada kaldığınız ilk gece evin içinde kocaman bir domuzun olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | الليلة الأولي لك هنا، أعتقدت أن خنزير دخل للمنزل |
| Senin gibi, bir domuzun sıçtığı bokmuş gibi görünmediğimi söyle bana. | Open Subtitles | قل لي أني لا أبدو كـغائط لعين خرج من مؤخرة خنزير, كما هو حالك |
| Kanunlarım o kadar basit ki bir domuzun kulağına bile yazabilirsiniz. | Open Subtitles | قوانيني سهلة للغاية التي .بوسعكم كتابتها على أذن خنزير |
| bir domuzun yüzüne dokunup, kemik yapısından size genetiğini söyleyebilirdi. | Open Subtitles | كان يمكننه تحسس خنزير ويعرف من بناؤه العظمي أن هذا تزيين جيني |
| Eğer bir domuzun mutluluğunu önemli buluyor olsaydık onları yemezdik. | Open Subtitles | لو كنا مراعين حقاً لسعادة خنزير ما كنا لنأكلها |
| Ellerimi bir domuzun içine sokma fırsatı bana her zaman memnuniyet vermiştir. | Open Subtitles | انا استمتع دائماً بفرصة مدّ يدي داخل خنزير |
| Beni kandırıp kızımıza bir domuzun adını koyman konusunda hâlâ suçluluk duymuyorsun bakıyorum. | Open Subtitles | لازلت لا تشعر بالذنب، كما أرى، بعد خداعي لتسمية ابنتنا باسم خنزير. |
| Küçük göbekleri bir domuzun mesanesi gibi şişmişti. | Open Subtitles | وبطونهم الصغيرة منتفخة مثل مثانة خنزير |
| Küçük göbekleri bir domuzun mesanesi gibi şişmişti. | Open Subtitles | وبطونهم الصغيرة منتفخة مثل مثانة خنزير |
| Bu küçük bir domuzun dikkatini çekebilir. | Open Subtitles | ذلك سيهتم بخنزير واحد صغير |