| Michael Corleone'den bire bir emir aldınız mı peki? | Open Subtitles | هل تلقيت أمراً من هذا النوع من مايكل كورليونى شخصياً ؟ |
| Roma sana ve adamlarına son bir emir daha verdi. | Open Subtitles | روما قد أصدرت أمراً أخيراً لك ورجالك أمراً أخير؟ |
| Evet, ama gerçek bir emir değildi, değil mi? | Open Subtitles | نعم، لكنه لم يكن أمراً حقيقياً أليس كذلك؟ |
| bir emir verdiğimde, ona uyulmasını beklerim! | Open Subtitles | عندما اصدر امرا فاننى اتوقع ان تطيعية |
| Adamlarımın Cenevre Sözleşmesi dahilinde savaş esiri olarak korunacaklarına dair imzalı bir emir istiyorum. | Open Subtitles | أريد أمرا موقعا ينص على أن يتم منح رجالي الحماية المكفولة لأسرى الحرب حسب إتفاقية جنيف |
| Tüm yalnız maymunların toplatılması için bir emir yayınlayın. | Open Subtitles | أصدر امراً باعتقال جميع القردة الذين يمشون وحدهم |
| Araştırma ve Geliştirme Departmanı'ndan Geçici Shinigami ile beraber gelmemi söyleyen bir emir aldım. | Open Subtitles | لقد تلقيتُ أمراً من قسم البحوث والتطوير وهو أن أُحضر الشينيغامي البديل معي |
| İç Güvenlik, güvenlik girişimi sınırlayan bir emir gönderdi çünkü Orta Doğu doğumluyum. | Open Subtitles | الأمن القومى ارسلوا أمراً للحد من إذن دخولى الأمنى لأننى ولدت فى الشرق الأوسط |
| Burada kaç köylünün yaşadığını öğrenmek için bir emir vermiştiniz. | Open Subtitles | أصدرتوا أمراً بتسجيل عدد القرويين الذين يعيشون هنا |
| Sana direkt bir emir verdim, Teğmen. | Open Subtitles | لقد أصدرتُ لكِ أمراً مباشراً ، أيّها الرقيب |
| Size bir emir verdim, kaptan. | Open Subtitles | أعطيتك أمراً أيها القبطان ولابد أن تنفذه |
| Ulusal Güvenlik'ten güç kaynağını kapatmak için bir emir aldım ama amirlerimden telefon gelmesini bekliyorum. Kesinlikle olmaz. | Open Subtitles | تلقّيتُ أمراً من العاصمة بإغلاق المحطّة لكنّي بانتظار مكالمةٍ من رؤسائي |
| Tetikçiye durması için direkt bir emir vermeliyiz ve onu bu iş için tutan kişiye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | علينا أن نعطي القاتل أمراً مباشراً بالتوقف, و نحتاج لأي شخص كان, لنوكل إليه القيام بهذه المهمة |
| Sana bir emir verdim. Benim işim senin hayatta kalmanı sağlamak. | Open Subtitles | أعطيتكَ أمراً وظيفتي هي إبقائكَ على قيد الحياة |
| - Gayet açık bir emir verdim asker! | Open Subtitles | لقد أعطيتك أمراً مباشِراً أيُّها الجندي. |
| Met'in Hava Birimine, tüm MI5 isteklerini geri çevirmeleri için bir emir verdin, değil mi? | Open Subtitles | لقد أرسلتِ أمراً سرياً للوحدة الجوية ليتجاهلون طلبات مديرية الإستخبارات أليس كذلك؟ |
| Altıncı seviye. Sana bir emir verdim. | Open Subtitles | ابدا بالمستوى السادس لقد اعطيتك امرا |
| Size bir emir veriyorum. | Open Subtitles | انا اعطيكم امرا |
| Sana bir emir verdim asker! | Open Subtitles | تلك هي تلك تانغو8 أعطيتك أمرا مباشرا أيها الجندي |
| Yeterince açık olamadıysam diye söylüyorum, sana bir emir verdim. | Open Subtitles | اذا كنت لا ابدو واضحاً لك فأنني اعطيتك امراً |
| Ancak kralın vereceği bir emir beni kararımdan döndürebilir. | Open Subtitles | ولا شيء ، حتى ولا أمر من الملك يجبرني على أن أغير رأي |
| Efendim, Benim hatırladığım, biraz ders biraz tavsiye, yeteneklerimize dair biraz eliştiri, ama ben hiç bir emir hatırlamıyorum. | Open Subtitles | كل ما أذكره يا سيدي هو أنك قد اعطيتني محاضرة وبعض النصائح و انتقدت قدراتنا ولكنك لم تعطيني أي أوامر |
| bir emir komuta zinciri var. | Open Subtitles | أنت قلت ذلك، هنالك ما يسمى بتسلسل القياده |
| Sana, seni intikam almaktan yasaklayan bir emir vermiştin. | Open Subtitles | لقد أمرتك بأن تنسى الإنتقام |
| - General Olbricht'in ofisinden bir emir. | Open Subtitles | - أمرٌ من مكتب الجنرال اولبريكت - |
| Yirmi bir emir'i iptal edin! | Open Subtitles | ألغوا المطالب الواحد وعشرين! |