| İlk eşimin ne zaman geleceğini bilmezdim, ...ama bir fırtınanın geleceğini kesinlikle bilirdim. | Open Subtitles | لم استطع ان اخبر متى كنت سأتزوج ولكني بالتاكيد استطيع ان اخبر متى ستأتي عاصفة ثلجية |
| Kör edici bir fırtınanın içinde tesisimde nasıl bir cehennem döndüğünü bulabilmek için yoldaydım! | Open Subtitles | وأنا أقود خلال عاصفة ثلجية لأكتشف ما يحدث بحق الجحيم بدراساتى |
| Sen bizi bir fırtınanın içine soktun ve ben de hep haklı... | Open Subtitles | تجمدنا في عاصفة ثلجية , وكنت على حق ... .. |
| Galiba bir fırtınanın geldiğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | أعتقد أنهم تصوروا أن هناك عاصفة ستهب |
| bir fırtınanın yaklaştığını söylüyor. | Open Subtitles | قال أن هناك عاصفة قادمة |
| Gençler, büyük bir fırtınanın yaklaştığını bilmiyorlardı. | Open Subtitles | لكن ما لا يدركه الأولاد أن عاصفة هائلة قادمة |
| - bir fırtınanın çıkmasını istemiyorum! | Open Subtitles | لا أُريد أن تكون هناك عاصفة |
| Hava durumunda büyük bir fırtınanın geleceğini söylediler. Bunları temizledikten sonra tekrar yukarı koyacağız. | Open Subtitles | ريموند قال أن عاصفة كبيرة قادمة |
| Daha önce gördüğün her şeyden büyük bir fırtınanın Manhattan'ı vuracağına inanması mı zor? | Open Subtitles | من الصعب أن نصدق أن عاصفة أكبر من أي شئ مضي ... على وشك ضرب مانهاتن؟ وتخيل المزيد؟ |