| Haley, bu gerçek hayat. Muhteşem bir film değil. | Open Subtitles | هايلي,هذه الحياة الحقيقية و ليس فيلم ممتاز |
| Tatlım bu psikopat bir kocanın evde karısını çığlıklar içinde kovaladığı bir film değil. | Open Subtitles | عزيزتي هذا ليس فيلم يقوم فيه الزوج المجنون بمطارده الزوجه المذعوره بارجاء المنزل |
| Amerikan Westernlerinde son sözü her zaman kahraman söyler. Ama bu bir film değil. | Open Subtitles | الغرب الأمربكي دائما يتركون البطل يقول كلماته الأخبرة لكن هذا ليس فيلم |
| İyi bir film değil ama şu çölün güzelliğine bakın. | Open Subtitles | ليس فيلما رائعا و لكن انظرا للصحراء الجميلة |
| Çok iyi bir film değil, değil mi? | Open Subtitles | ليس فيلما بمعنى الكلمة, اليس كذلك ؟ |
| Ayrıca bilgin olsun, bu siyah-beyaz bir film değil. | Open Subtitles | و بالمناسبة , هذا ليس فيلماً بالأبيض والأسود |
| Tam da bu lazımdı! Bu küçük bir film değil. Bu büyük bir film. | Open Subtitles | هذا ليس فيلماً بسيط ، بل كبير أحضر كاميرا أكبر |
| Tamam dinle, Dawn'ın projesine gelince, o bir film değil. | Open Subtitles | حسنا , اسمع حول مشروع داون إنه ليس فلم إنه عذر |
| Ama bu bir film değil. - Kurşunu namluya verdim. | Open Subtitles | البطل يقول في بعض الأحيان إلى الشخص الشرير أن يجرب حظه،لكن هذا ليس فيلم لقد حملته من قبل |
| Baba, bu bir film değil. | Open Subtitles | أبي ، هذا ليس فيلم |
| Kötü sonlu bir film değil. | Open Subtitles | -أنتم مقرفون -انه ليس فيلم اباحي |
| Evet, ama bu bir film değil. | Open Subtitles | أجل، حسنًا، هذا ليس فيلم |
| Bernie, bu Ölüm Korkusu ya da romantik bir film değil. | Open Subtitles | هذا ليس فيلم (الدوار) يا (بيرني) ليسفيلماًرومانسياً.. |
| Bu bir film değil ki. Bu zaten bildiğimiz şeyin kendisi! | Open Subtitles | هذا ليس فيلما هذا ما نعرفه مسبقا |
| Çocuklara göre bir film değil. | Open Subtitles | هذا ليس فيلما للأطفال |
| Bu bir film değil, Steve! | Open Subtitles | ! هذا ليس فيلما ,ستيف |
| BU BİR FİLM DEĞİL | Open Subtitles | هذا ليس فيلما |
| Ayrıca bu ucuz bir film değil. | Open Subtitles | إلى جانب ذلك ، هذا ليس فيلماً جاداً |
| Başlı başına uzun metrajlı bir film değil. | Open Subtitles | ليس فيلماً روائياً طويلاً، في حد ذاته. |
| Billy, bu bir film değil. | Open Subtitles | بيلي، هذا ليس فيلماً |
| Bu bir film değil. | Open Subtitles | ما تحاول عرضه ليس فيلماً |
| Fritz, bu bir banka soygunu, bir film değil. | Open Subtitles | فريز)، هذه سرقة مصرف) ليس فلم |