| Bu, büyümeyi hızlandıran bir formül. Aylardır bunu kırmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | إنها معادلة تسارع النمو، أنا أحاول الوصول إليها منذ أشهر |
| Bunun basit bir formül olduğunu farz edelim: x "x" w = y. | TED | إذاً دعونا نتظاهر بأن هذه مجرد معادلة بسيطة، x" x" w = y. |
| Bundan yola çıkarak da farklı bir formül öneriyorum. | TED | و على هذه الاساس , أنا اقترح معادلة من نوع جديد |
| Katil, takip edilmeyi zorlaştırmak için... ... herhangi bir formül kullanmadan... ... her türlü kurbanı seçiyor. | Open Subtitles | هذا صحيح , القاتل يهجم دونَ اسلوب معين مما يجعل الأمر مستحيلاً على الشرطة لتتبع حركاته |
| Katil, takip edilmeyi zorlaştırmak için... ... herhangi bir formül kullanmadan... ... her türlü kurbanı seçiyor. | Open Subtitles | هذا صحيح , القاتل يهجم دونَ اسلوب معين ممايجعلالأمرمستحيلاً على الشرطة لتتبع حركاته |
| Yirmi yıl önce atomik izafi mesafeyi değiştiren bir formül yarattım. | Open Subtitles | قبل 20 عاماً أنني صنعت صيغة التي غيرت المسافة النسبة للذرة. |
| İnsan hafızası hücrelerinden bir formül geliştirip maymuna enjekte ettim. | Open Subtitles | صنعت صيغة ترتكز على خلايا الذاكرة البشرية، وحقنتها في أنثى قرد |
| Arkadaşım basitçe içerikler üzerinde ilerleyen bir formül göndermedi. | Open Subtitles | صديقي العزيز ، تنقصني معرفة معادلة التركيب : اساس المكونات هي النتروجين والجليسرين |
| Albay O'Neill'ın yazdığı denklemin gezegensi kütleler arasındaki uzaklığı ölçmede, devrim niteliğinde bir formül olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن المعادلة التى كتبها الكولونيل أونيل هى معادلة ثورية لحساب المسافات بين الكواكب |
| Yıllarca, bu yetenekleri sağlayan geni izole etmek için bir formül üzerinde çalışmıştı. | Open Subtitles | , لسنوات كثيرة كان يعمل على معادلة محاولاً فصل الجينات المسبب للقدرات |
| Sizi inanılmaz derecede hızlı ve güçlü yapacak bir formül kullandık. | Open Subtitles | معادلة كيميائية تجعلك مذهلة سريعة ، أقوى |
| Senin zamanından biri, insanlara bu güçleri veren bir formül geliştiriyor. | Open Subtitles | شخص من زمنك وضع نصفين من معادلة سوياً أنها تعطى للبشر القدرات |
| Yatak odanızdaki aynaya bir formül yazmıştım ve sanıyorum bu bir şekilde küresel bilinç kaybıyla ilintili ama tamamını göremedim. | Open Subtitles | كتبتُ معادلة على مرآة غرفة نومك، و أظنها بطريقة ما لها علاقة بفقدان الوعي |
| Öngöründe tam olarak ne gördüğünü bilmem gerek. Yatak odasındaki aynaya bir formül yazmıştım ve bunun bir şekilde küresel bilinç kaybıyla ilintili olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لقد كتبتُ معادلة على مرآة غرفة نومك و أعتقد أنها بطريقة ما ذات علاقة بفقدان الوعي |
| Oranları yenebilecek bir formül bulabilir miyim diye bakıyordum. | Open Subtitles | أرى ما إذا كان يمكنني اكتشاف معادلة للتغلب على التوقعات |
| Testlerinin ortaya çıkardığı sıfırlar ve birler seli aletin sonuna bir koydu bir kaç saniye sonra tutarlı bir formül meydana getirdi. | Open Subtitles | سيل الـ0 و 1 الناتجة من فحوصاته قد دخلت نهاية واحدة للجهاز وأنشأت معادلة متوافقة بعد ثوانٍ، |
| Bir gece Churchill, Avrupa'yı paylaştırmak için bir formül karaladı. | Open Subtitles | في إحدى الليالي، خط تشرشل :بيده صيغة لتقسيم أوروبا |
| Yapılması gereken geçitleri yani zamandaki doğal pencereleri tahmin etmek için bir formül geliştirmekti. | Open Subtitles | أنه لا حاجة لألة كل ما يحتاجه الشخص لينتقل صيغة حتى يتنبا بنوافذ |