| Çok zeki bir kızın var Rupert. Onunla gurur duymalısın. | Open Subtitles | لديك ابنة ذكية روبرت يجب ان تكون فخور بها |
| Haydi, bu gece çok heyecanlı olan aşağıda seni bekleyen bir kızın var. | Open Subtitles | هيا لديك ابنة جميلة تنتظرك في الأسفل متحمسة بخصوص الليلة |
| - bir kızın var değil mi? | Open Subtitles | هم لن يتوقفوا عند هذا الحد لديك ابنة, صحيح ؟ |
| İyi yanından bak. Harika bir kızın var. | Open Subtitles | لكن إنظر إلى الجانب الجيد لديك إبنة رائعة |
| Harika bir kızın var. Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لديك فتاة كبيرة هناك لا أستطيع الإنتظار حتى أراها بنفسي |
| Çok güzel bir kızın var. | Open Subtitles | لديكِ ابنة جميلة |
| Eminim zaten biliyorsun, ama çok tatlı bir kızın var. | Open Subtitles | متأكد أنكِ تعرفين مقدماً لكن لديكِ طفلة لطيفة هنا |
| Güzel bir kızın var. | Open Subtitles | مورتو يتحدث - لديك بنت جميله - |
| Sadece söylüyorum. İyi bir kızın var. | Open Subtitles | انظر انا فقط اقول انت لديك ابنة عظيمة اليس كذلك |
| Ama sana ihtiyacı olan bir kızın var. | Open Subtitles | ولكن لديك ابنة حية التي تحتاج عاطفتك الآن |
| "Senin hasta bir çocuğun var". "20 yaşında evde kalmış bir kızın var." | Open Subtitles | لديك ابنة عمرهـا 20 سنة " " لم تتزوّج بعد |
| Seni seven ve sana tapan bir kızın var. | Open Subtitles | إنه خطأك. لديك ابنة تحبك وتقدرك. |
| Artık kafayı taktığın başka bir kızın var. | Open Subtitles | الآن لديك ابنة اخرى، أنت فجأة مهووس بها |
| On üç yaşında bir kızın var. | Open Subtitles | لديك ابنة ذات الثلاثة عشر ربيعًا. |
| Artık bir kızın var. | Open Subtitles | لقد اصبح لديك ابنة |
| Bilmelisin ki, onu hiç sevmediğine yürekten inanan bir kızın var. | Open Subtitles | لديك إبنة التي حقاً إنها تعتقد إنك لا تحبها |
| bir kızın var ve işin yüzünden onunla olamıyorsun. | Open Subtitles | لديك إبنة ووظيفة لن تدعك تبقى معها |
| Tatlım, bir kızın var ve sana göre kızın her şeyden önce gelir, ama şunu söyleyim kızın üzülüyor ve onun sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | عزيزتي أعلم إن لديك إبنة وتبدو لك ... مشهورة عالمياً , لكن أؤكد لك إن تلك الفتاة تتألم وهي بحاجة إليك |
| Harika bir kızın var. Tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لديك فتاة كبيرة هناك لا اظن انك ستقابلها |
| Senin bir kızın var. Onunla birlikte yaşamalısın. | Open Subtitles | لديكِ ابنة عليكِ العيش معها |
| Seninle tanışmak isteyen küçük bir kızın var. | Open Subtitles | لديكِ طفلة صغيرة ترغب في مقابلتكِ |
| bir kızın var, değil mi? | Open Subtitles | انت لديك بنت اليس كذلك؟ |
| Kariyerin var seni seven bir kocan var kendini suçladığın kadar, seni suçlamayan bir kızın var. | Open Subtitles | لديك وظيفة لديك زوج يحبّك لديك ابنه |