| Bir şey yapmadığımı biliyorum ama şu an dünyada bir kriz var. | Open Subtitles | حتى لو كنت أعلم أنني لم أفعل شيئأً خاطئاً. هناك أزمة عالمية |
| Genel bir kriz var ama bu dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | هناك أزمة عامة ولكنّها ليست نهاية العالم |
| Genel bir kriz var ama her şey yolunda diyorsunuz... | Open Subtitles | أنت تقول بأنّ هناك أزمة عامة ولكن كل شيء على ما يرام |
| Elimizde gerçek bir kriz var, Summer yanılmıyorsa, tamamıyla katlanılamaz biriyim. | Open Subtitles | هناك أزمة بين أيدينا، مالم تكن سمر على خطأ، وأني لا أطاق. |
| İlgilenmem gereken ufak bir kriz var. | Open Subtitles | المعذرة.. هناك أزمة طفيفة تحتاج لانتباهي. |
| Ama çok ciddi bir kriz var. | Open Subtitles | لكن هناك أزمة كبيره يا سيد بيج وايلد |
| bir kriz var. Vakit yok. | Open Subtitles | حسناً , هناك أزمة ليس هنالك وقت |
| - Yani kültürel bir kriz var? | Open Subtitles | إذاً هناك أزمة ثقافية؟ |