| İsteseydim, bu adamı polislikten ayırıp ömrünü bir manastırda tamamlatabilirdim. | Open Subtitles | لو شئت, يمكنني أن أجبر هذا الرجل على ترك الشرطة... و إنهاء حياته في دير. |
| Bu hayvanın kurbanları için bir hastane yaptıracağım. Eski bir manastırda. | Open Subtitles | إفتتحت مستشفى لضحايا الوحش في دير قديم |
| Bu hayvanın kurbanları için bir hastane yaptıracağım. Eski bir manastırda. | Open Subtitles | إفتتحت مستشفى لضحايا الوحش في دير قديم |
| Nerede çalışıyor, ne yapıyor? Arabistan da bir manastırda. | Open Subtitles | و يعمل الان فى دير بموريفيا الشرقيه |
| bir manastırda, merdivenleri ovalayarak tencere yıkayarak, bahçede çalışarak yaşayabilirim. | Open Subtitles | بوسعيّ العيش في الدير. أنظف الأروقة، أغسل الأواني و أحاول العمل في حديقة الدير. |
| bir manastırda yetiştirildiğini duydum, doğru mu? | Open Subtitles | سمعت بأنّك التحقتي بدير للراهبات، صحيح؟ |
| bir manastırda rahibelerle mi yaşıyorsun? | Open Subtitles | دير؟ أنتِ تعيشين في دير مع الراهبات؟ |
| Hayatının geri kalanını bir manastırda geçirecek. | Open Subtitles | ستعيش ما تبقى لها من حياتها في دير. |
| Aynı bunun gibi bir manastırda. | Open Subtitles | و في دير لا يختلف عن هذا كثيراً |
| Emniyette, Lucy. Romanya 'da bir manastırda. | Open Subtitles | (إنه بأمان يا (لوسي "إنه في دير بـ "رومانيا |
| bir manastırda büyüdüm efendim. | Open Subtitles | لقد نشأتُ في دير ، سيدي |
| Geceyi Rachamps'da bir manastırda geçirdik. | Open Subtitles | و قضينا ليلتنا في "راشامب" في دير |
| Geceyi Rachamps'da bir manastırda geçirdik. | Open Subtitles | و قضينا ليلتنا في "راشامب" في دير |
| Bir dağın tepesindeki bir manastırda rahip olmak, Las Vegas Bulvarı'nda olmaktan daha kolay olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه أسهل بكثير أن تكون راهباً في دير على قمة جبل (من دير على جادة في (لاس فيغاس |
| bir manastırda yaşamayı tercih ederim. | Open Subtitles | أفضل العيش في دير للراهبات |
| - Sen. bir manastırda büyüdün. | Open Subtitles | أنت كبِرت في دير |
| Nerede çalışıyor, ne yapıyor? Arabistan da bir manastırda. | Open Subtitles | و يعمل الان فى دير بموريفيا الشرقيه |
| Eğitimi yüzünden bir manastırda tutulmasını da sen söylemiştin ama asıl sebebinin ondan rahatsızlanman olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | أنتِ أيضاً طلبتِ أن يتم حفظها في الدير من أجل تعليمها مع أننا نعلم كلانا أنها أغاظتك |
| Hedefimiz bir taşıyıcı. bir manastırda yaşıyor. | Open Subtitles | الهدف هي واحدة من الأمهات البديلة في الدير التي كانت تعيش فيها |