| Tanrım, bir minibüste. Lanet olsun! bir minibüste ne işin var? | Open Subtitles | يا إلهي إنه في شاحنة, اللعنة ماذا تفعل في الشاحنة؟ |
| Kokan bir minibüste bu tamirci ile oturuyorum ve elime geçirebileceklerimi kandırmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | الآن أسوق و أطلق بالبندقية في شاحنة كريهة مع بارع و خداع الحمقى يمكنني أن أضع أياديّ به |
| Biz sadece terk edilmiş bir minibüste bizim gizli ajanın cesedini bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا جثة العميل المتخفي في شاحنة مهجوره |
| Ravenite'in dışarısındaki bir minibüste aylarca gözetleme yaptım. | Open Subtitles | قبعت بعربة المراقبة خارج (رافنايت) لأشهر |
| Ravenite'in dışındaki bir minibüste aylarca gözetleme yaptım. | Open Subtitles | قبعت بعربة المراقبة خارج (رافنايت) لأشهر |
| Gaura bir minibüste, o minibüs Romanya sınırına doğru hareket ediyor. | Open Subtitles | جورا في شاحنة فان تتجه الى الحدود الرومانية |
| bir minibüste ben onun CD'lerini sattım ! | Open Subtitles | أنا بعت أقراصه المدمجة في شاحنة |
| Değerli eserlerin satıldığı günler polise bilgi veriyoruz ve dışarıda duran bir minibüste Ukraynalı eski deniz komandolarını bizim tabirimizle, işler sarpa sararsa diye hazır bekletiyoruz. | Open Subtitles | لذلك قمنا بإخبار رجال الشرطة بأمر مبيعات التذاكر الكبيرة، وأحضرنا حتى نصف درزية من الفدائيين الأوكرانيين السابقين، في شاحنة بالخارج ... |
| Mavi bir minibüste. | Open Subtitles | -إنه في شاحنة زرقاء |