| Eğer öyleyse, bir mucizeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لن يعرفنا الناس حتى نقوم بمعجزة ما هذا يعني أننا بحاجة إلى معجزة |
| Ama tüm dünyadaki dualar bile, bu insanların içindeki inanç ve ümidin birleşmesiyle oluşan, küçücük bir mucizeye eşit olamaz. | Open Subtitles | لكن كل الواعظين فى العالم لا يساوون معجزة صغيرة فى دعم الإيمان و الأمل لهؤلاء الناس |
| Ama bu vakada sizin durumunuzda neredeyse bir mucizeye ihtiyaç var. | Open Subtitles | لكن في هذه الحالة فأنت تحتاج لأكثر من معجزة |
| Yapraklar böyle dökülmeye devam ederse bir mucizeye ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | بهذا المعدل يتساقط ورق الشجر نحن نحتاج لمعجزة |
| Kazanmak için bir mucizeye ihtiyaçları var. | Open Subtitles | هم بحاجة لمعجزة كي يفوزو علينا في نقضهم. |
| Yakında büyük bir buluş yapamazsak bu insanların bir mucizeye ihtiyacı olacak. | Open Subtitles | إذا لم نحقق انفراجاً وشيكاً.. فسيحتاج هؤلاء الناس إلى معجزة |
| Bazen bir mucizeye ihtiyacın olduğunda çok ama çok fazla dua etmen gerekir. | Open Subtitles | أحياناً، حين تحتاج إلى معجزة عليك أن تدعو بجهد مضاعف |
| bir mucizeye ihtiyacımız var, tanıtıma ihtiyacımız var, ve Rahip Paul'u yolumuzdan uzak tutmalıyız. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى معجزة نحن بحاجة إلى دعاية ونحن بحاجة إلى إبقاء الأب بول خارج هذا الامر |
| Hiç böyle bir mucizeye şahit olmuş muydunuz? | Open Subtitles | هل من أي وقت مضى شهدت معجزة من هذا القبيل؟ |
| Salon çılgına döndü çünkü az önce bir mucizeye şahit oldular! | Open Subtitles | جميع الحاضرون في حالة جنون لأنهم شاهدوا معجزة تواً. |
| Karının ona nasıl baktığını fark ettim. Sanki bir mucizeye tanık oluyor gibiydi. | Open Subtitles | لقد لاحظت الطريقة التي تنظر بها زوجتك إليه ، كما لو أنها تشاهد معجزة |
| Başta o kadar az umut vadediyorlardı ki şu an kendimi bir mucizeye tanıklık ediyormuşum gibi hissediyorum. | Open Subtitles | لقد بدأوا بالقليل من التوقعات، أشعر أنني أشاهد معجزة. |
| - bir mucizeye tanık olmak üzeresiniz üsteğmen. | Open Subtitles | ماذا تعني ؟ أنتِ على وشك مشاهدة معجزة أيتها الملازم |
| ya da bir mucizeye tanıklık etmeyi ya da bana öyle söylendi. | Open Subtitles | أو من مشاهدة معجزة الحياة الجديدة أو هكذا قِيل لي |
| Red Sox bu geceden itibaren Detroit'te üç maç oynayacak ve 6 puan farktan geri dönüp bu rekabeti kazanmaları için büyük bir mucizeye ihtiyaçları var. | Open Subtitles | فريق ريد سوكس يلعب في ديترويت الليلة ربما معجزة للفوز ببطاقة هذا السباق |
| O zaman, umarım suda yürüyebiliyorsundur, yaşlı adam... çünkü bunu yapmak için... bir mucizeye ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | أتمنى أن تكون قادراً على السير في الماء أيها العجوز لأنك تحتاج إلى معجزة لعينة لحدوث ذلك |
| Her şeyin geldiği yer insanların bir mucizeye ihtiyaç duyduklarında sığındıkları yer. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذى يأتى منه كيف يمكن للبشر إنجاز الأمور عندما يكونوا فى حاجة لمعجزة |
| Bu oldğunda bir mucizeye tanıklık etmiş olursun. | Open Subtitles | إذا حدث هذا فسوف يتحول الأمر لمعجزة |
| Bu sabah sana bir mucizeye ihtiyacım olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتكِ هذا الصباح أني بحاجة لمعجزة |
| Bilmem... bir mucizeye ihtiyacın varmış gibi görünüyordu. | Open Subtitles | لا أدري يبدو أنك تحتاجين لمعجزة |