| Dade İlçesi'ndeki bir muhbir gemiyle bir uyuşturucu sevkiyatı geldiğini söyledi. | Open Subtitles | مخبر محلي من مقاطعة "دايد" قال أن شحنة مخدرات مكسيكة جاءت مؤخراً بالقوارب. |
| Sence bir muhbir bana o kadar yaklaşabilir mi? | Open Subtitles | أتعتقد أن مخبر سري قد يكون قريباً مني هكذا؟ |
| Patty Hewes'ün şirketinde FBI için çalışan bir muhbir var. | Open Subtitles | هناك مخبر في مؤسّسة (باتي هيوز) يتعاون مع المباحث الفيدرالية! |
| Hayır, hayır, o iyi bir avukat ve bir muhbir bildiğini söylüyor bizim yanımızda. | Open Subtitles | لا,لا, إنه محامي مهم يظن أنه يعرف مخبرا في منطقتنا |
| bir muhbir ortaya çıkmıştı. Patron da bir ambarla ilgili olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | أخبرنا الرئيس بأنّ مخبراً أعلمنا بذلك لقد كانت معلومة عن مستودع |
| Beni başka bir muhbir için terk etmişti. Köprünün altından çok sular aktı ama hâlâ içimde yaradır. | Open Subtitles | هجرني من أجل مخبرة أخرى، ولا يزال ذلك موجعاً رغم كلّ ذلك الزمن |
| Arandelle rıhtımındaki bir muhbir ve donanmanın en hızlı gemisi sayesinde tam zamanında geldik. | Open Subtitles | مخبرٌ مأجور في مرسى "آرينديل" وأسرع سفينة في الأسطول جلبتنا إلى هنا في الوقت المناسب |
| Savcılık ofisinde bir muhbir var. | Open Subtitles | هناك واشي في مكتب النائب العام |
| Bay Hastings, eskiden birlikte çalıştığım bir muhbir bana Başkan'a suikast düzenleneceğini bildirdi. | Open Subtitles | سيد (هيستينجز)، إنني مع مخبر كنت أتعامل معه والذي يدّعي بأنه لديه معلومة عن محاولة اغتيال الرئيس (حسّان) |
| Dade İlçesi'ndeki bir muhbir gemiyle bir uyuşturucu sevkiyatı geldiğini söyledi. | Open Subtitles | مخبر محلي من مقاطعة "دايد" قال أن شحنة مخدرات مكسيكة جاءت مؤخراً بالقوارب. |
| Beraber çalıştığım bir muhbir var. | Open Subtitles | لدي مخبر محلي كنت أعمل معه |
| - Uzak dur benden. - Yapma! Kayıp bir muhbir mi arıyorlar? | Open Subtitles | ..ابتعد عني، لا يبحثون عن مخبر سري مفقود؟ |
| Burada APD. için çalışan bir muhbir olduğunu ve Aslan'IN,.. | Open Subtitles | مكتوب أنك مخبر سري لشرطة آلكوركني |
| Şirketimde bir muhbir var, değil mi? | Open Subtitles | يوجد مخبر في مؤسّستي، أليس كذلك؟ |
| Orange'dan bir muhbir Caza'nın Huntington Beach'te bir evi kapattığını söyledi. | Open Subtitles | وجّهنا مخبر في (أورانج) إلى مخزن لـ(كازا) في (هانتينغتون بيتش). |
| Aktif bir operasyonel bölgesinde bir muhbir korumak için? | Open Subtitles | لحماية مخبرا في منطقة العمليات النشطة؟ |
| Aslında FBI için bir muhbir mi? | Open Subtitles | هو حاليا مخبرا في الأف بي آي؟ |
| - bir muhbir Chayton'u bulmana yardım eder. | Open Subtitles | "أعرفُ مخبراً للمساعده في العُثورِ على شيتون. |
| Seni kralın muhafızlarındaki bir muhbir olduğuna inanıyor. | Open Subtitles | يعتقد أن هنالك مخبراً في حراس الملك |
| Babam seni başka bir muhbir için terk etti demiştin ya. | Open Subtitles | قلتِ بأنّ والدي هجركِ من أجل مخبرة سرّية أخرى؟ |
| Babamın beraber olduğu başka bir muhbir buldum. | Open Subtitles | وجدتُ مخبرة أخرى كان والدي يعاشرها |
| Arandelle rıhtımındaki bir muhbir ve donanmanın en hızlı gemisi sayesinde tam zamanında geldik. | Open Subtitles | مخبرٌ مأجور في مرسى "آرينديل" وأسرع سفينة في الأسطول جلبتنا إلى هنا في الوقت المناسب |
| Ve böylelikle aramıza bir muhbir girdi. | Open Subtitles | ...وهذا وهذا هو كيف أن تحصل على واشي في صفوفك |
| Her zaman bir muhbir vardır. | Open Subtitles | هناك دائمًا واشي في مكانٍ ما. |
| Eskiden birlikte çalıştığım bir muhbir bana Başkan Hassan'a suikast düzenleneceğini bildirdi. | Open Subtitles | سيد (هيستينجز)، إنني مع مخبر كنت أتعامل معه والذي يدّعي بأنه لديه معلومة عن محاولة اغتيال الرئيس (حسّان) |