|  - Seni arıyoruz. - İyi bir nedeniniz olsa iyi olur!  | Open Subtitles |   نحن نبحث عنك من الأفضل أن يكون لديك سبب جيد  | 
|  Bana güvenmek için hiç bir nedeniniz olmadığını biliyorum.  | Open Subtitles |   وأنا أعرف بأنه ليس لديك سبب مطلقا للثقه في  | 
|  Buraya izinsiz girdiğiniz için iyi bir nedeniniz olsa iyi olur.  | Open Subtitles |   من الأفضل أن يكون لديك سبب وجيه للتَجَاوز  | 
|  - Öngörümüzdeki gün, yani 29 Nisan günü beni aradınız ve nerede olduğunuz düşünülünce bunun için çok iyi bir nedeniniz olmalı.  | Open Subtitles |   يوم 29 نيسان، يوم الرؤيا، اتصلتَ بي و نظراً لمكانك، لا بدّ أنه كان لديك سبب مقنع  | 
|  Paranoyak olmak için bir nedeniniz olamaz.  | Open Subtitles |   أنت أبداً لن يكون لديك سبب جيد أن تكون شديد الإرتياب.  | 
|  Beni buraya sürüklemek için herhalde iyi bir nedeniniz vardır.  | Open Subtitles |   من الأفضل ان يكون لديك سبب وجيه لجلبي هنا  | 
|  Ya da gerçek, burada olmak için özel bir nedeniniz olduğu mu?  | Open Subtitles |   وهل صحيح أن لديك سبب محدد للمكوث هنا؟  | 
|  Kalmam için başka bir nedeniniz yoksa...  | Open Subtitles |   أذا, الا أذا كان لديك سبب لأبقى...  | 
|  Dikkatli olmak için bir nedeniniz olur.  | Open Subtitles |   أنت لديك سبب جيد لتكون حريص.  | 
|  Onu alıkoymak için bir nedeniniz yok.  | Open Subtitles |   ليس لديك سبب للقبض عليه  |