| Yani, kim Bir nişan partisine gitmek ister ki zaten? | Open Subtitles | أعني من قد يرغب في الذهاب لحفلة خطوبة على كلٍ؟ |
| gelmediği sürece Bir nişan yüzüğünü... asla satın almayacağını söyleyen biri sendin. | Open Subtitles | أنك لن تشتري خاتم خطوبة إذا لم يأتي من ماكينة كرات العلكة |
| Kendime daha büyük Bir nişan yüzüğü alırsam alınır mısın? | Open Subtitles | هل ستشعر بالإهانة لو اشتريت لنفسي خاتم خطوبة أكبر ؟ |
| Zaten o yüzden bu geleneksel Bir nişan yüzüğü değil. | Open Subtitles | وهذا هو السبب في لن هذا ليس خاتم الخطوبة التقليدية |
| Bu Bir nişan yüzüğü. Sana daha önce verecektim ama başbaşa kadar bekledim. | Open Subtitles | دبلة الخطوبة كان يجب أعطيها لك من قبل لكنى أردت الإنتظار حتى نكون وحدنا |
| İyi Bir nişan yüzüğü arayan birini tanıyorsan Carl'a söyle. | Open Subtitles | أعرف, إذا كان لديك أى شخص يريد خاتم خطوبه جميل؟ |
| Bu günlerde Bir nişan partisi yapmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نقيم حفل خطوبة في أحد الأيام المقبلة |
| Belki ona Bir nişan bilekliği alabilirsin. Ya da Bir nişan tacı. | Open Subtitles | تستطيع أن تقدّم لها سوار خطوبة أو عَصابة رأس للخطوبة |
| Oh, Babanla sizin için küçük Bir nişan gecesi düzenliyoruz. | Open Subtitles | اننا ووالدك ننظم حفلة خطوبة ليلية لكم انتم الاثنين. |
| Oh, Babanla sizin için küçük Bir nişan gecesi düzenliyoruz. | Open Subtitles | اننا ووالدك ننظم حفلة خطوبة ليلية لكم انتم الاثنين. |
| Yarın öğleden sonra Bir nişan partisi veriyorum. | Open Subtitles | نعم, أرتب للقيام بحفلة خطوبة في ظهيرة الغد |
| Her neyse, 21. caddede sınırsız içkili Bir nişan partisi vereceğiz. | Open Subtitles | على كُلٍ، سنُقيم حفل خطوبة في الحادي والعشرون. |
| Önlerine Bir nişan yüzüğü koydunuz! Tamam, buraya kadar. Konuyu ben ele alıyorum. | Open Subtitles | وضعتم خاتم خطوبة أمامهم حسناً ، طفح الكيل ، سأتولى القيادة |
| Eğer giyerlerdi Bir nişan yüzüğü, biraz adam hakkında konuşmak sizi ediyorum yıllardır kalma mı? | Open Subtitles | كنتِ ترتدين خاتم خطوبة تتحدثين عن فتىَ كُنتِ تواعدينه لسنين ؟ |
| Birisi içinde ufacık Bir nişan yüzüğü olan karides kokteyli mi sipariş etti? | Open Subtitles | هل طلب أحد خليط الروبيان وبه خاتم خطوبة صغير؟ |
| 2'sinde küçük Bir nişan yaparız. | Open Subtitles | في الثاني من الشهر القادم سوف نقيم حفل خطوبة صغير |
| Neyse ki, biz senin adına Bir nişan partisi düzenlemek için buradayız, belki bunu düzeltebiliriz. | Open Subtitles | حسن ، لحسن الحظ أننا جئنا كي نقيم لك ِ حفلة خطوبة ، لذا قد نستطيع إصلاح ذلك |
| Ona güvenebileceğine emin olmak için uzun Bir nişan dönemi gerekli. | Open Subtitles | تَحتاجُ لمدة طويلة من الخطوبة لتَتأْكدي من انة يُمْكِنُ أَنْ تثقي بة |
| Halka açık Bir nişan yaptığımıza göre, hoş ve sessiz bir düğün yapabilir miyiz? | Open Subtitles | حسنا، الآن بما أننا حظينا بمثل هذه الخطوبة العامة هل يمكننا أن نحظى بزفاف هادئ ولطيف، رجاءاً؟ |
| Bir nişan yüzüğünde pırlanta olması gerekmez mi? | Open Subtitles | ألا ينبغي لخاتم الخطوبة أن يكون له ألماس؟ |
| Bir nişan töreni yapacak mısınız bari? | Open Subtitles | هل حضيتم بحفله خطوبه ام ماذا ؟ ؟ |
| Bana Bir nişan yüzüğü almak için mi buradasın? | Open Subtitles | هل اتيت بي الى هنا من اجل خاتم خطوبه ؟ |