| Kirli iş. Anladım. Seni riske sokmayacak bir ortağın olsaydı peki? | Open Subtitles | أنها قذرة. ماذا لو كان لديك شريك للحفاظ على يديك نظيفة؟ |
| Senin de bu şirkette iyi durumda olmadığında yardımına koşacak bir ortağın var, ki hiç iyi durumda değilsin. | Open Subtitles | و لديك شريك في هذه الشركة بأمكانه مساعدتك عندما لا تكون في بأفضل حال من الواضح بأنك الآن لست بخير |
| Yeni bir ortağın var artık. | Open Subtitles | لديك شريك جديد الآن هل تثق به؟ |
| Geçerli bir ortağın yok. | Open Subtitles | ليس لديك نائبٌ ذو شأن |
| Geçerli bir ortağın yok. | Open Subtitles | ليس لديك نائبٌ ذو شأن |
| Bu arada yeni kıdemli ortağı yönetici bir ortağın yemeğe götürmesi adettenmiş. | Open Subtitles | بالمناسبة، اعلم بأن هذه عادة للشركاء أن يرحبوا بالشريك الجديد على وجبة غداء |
| Bu arada yeni kıdemli ortağı yönetici bir ortağın yemeğe götürmesi adettenmiş. | Open Subtitles | بالمناسبة، اعلم بأن هذه عادة للشركاء أن يرحبوا بالشريك الجديد على وجبة غداء |
| Bu sefer burada bana engel olacak bir ortağın yok. | Open Subtitles | ليس لديك شريك هنا هذه المرة لإيقافي |
| Artık yeni bir ortağın var. | Open Subtitles | لديك شريك جديد الآن |
| Otelde bir ortağın mı var? | Open Subtitles | انت لديك شريك فى الفندق؟ |
| bir ortağın var. | Open Subtitles | لديك شريك فعلاً |
| bir ortağın olduğunu itiraf mı ediyorsun? | Open Subtitles | تعترف أن لديك شريك ؟ |
| Yeni bir ortağın oldu Columbo. | Open Subtitles | إنّ لديك شريك جديد يا (كولومبو). |
| Yeni bir ortağın oldu Columbo. | Open Subtitles | إنّ لديك شريك جديد يا (كولومبو). |