"bir otel" - Translation from Turkish to Arabic

    • في فندق
        
    • فندق في
        
    • بفندق
        
    • في الفندق
        
    • فندقاً
        
    • على فندق
        
    • عن فندق
        
    • إنه فندق
        
    • لمدير فندق
        
    • فندق صغير
        
    • فندقًا
        
    • كانت الفنادق
        
    • الفندق في
        
    • أحد الفنادق
        
    • أنه فندق
        
    Aynı ismi kullanarak kredi kartını kullanmış dün bir otel odası ayarlamış. Open Subtitles ثمّ إستخدمت بطاقة إئتمان تحت نفس الاسم البارحة لحجز غرفة في فندق
    Yani başka bir otel hırsızlığının arkasında da o vardı? Open Subtitles إذاً, فقد كان وراء عملية سرقة في فندق آخر أيضاً؟
    Sadece açgözlülükten. Kampta bir otel eksilse oda sayısı azalırdı. Open Subtitles جشع بسيط ينقص فندق في المخيم يحدث نقص في الغرف
    Fas'ta bir otel almak istedim ama bu çok eşcinselce! Open Subtitles كنت أرغب بشراء فندق في المغرب لكن هذا شاذ جداً
    Ben sıcak ve çok havasız bir otel odasında... ...tamamen şaşkına dönmüş bir şekilde oturuyorum. TED حتى أنا جالس في غرفة بفندق الساخنة وانسداد جداً شعور طغت فقط تماما.
    Karın bir otel odasında ölü olarak bulunmuş olduğundan beri. Open Subtitles لقد عثرو على زوجتك ميته في غرفة في الفندق
    Şu anda bir otel, ama 1965'e kadar devletin işlettiği bir yetimhaneymiş. Open Subtitles صار فندقاً الآن ، لكن حتى العام 1965 كان ملجأً حكومياً للأيتام
    Her gittiğimiz şehirde bir otel odası ya da daire tutar. Open Subtitles اين تظنين انه سيكون؟ انه يحجز غرفة في فندق او شقة
    600 mil uzakta Melbourne'de hayata gözlerini yumduğunda ben Sydney'deki bir otel odasında duş alıyordum. TED كنت استحم في غرفة في فندق في سيدني في الوقت الذي ماتت فيه على بعد 600 ميل في ميلبورن.
    Dediklerine göre... Gazetede onun bir bir otel odasında bulunduğu yazıyordu...parçalanmış olarak. Open Subtitles حسنا ، لقد قالوا ، حسنا ، الجريدة قالت أنها وجدت في غرفة في فندق
    Eve geleceğime, tüm hafta sonunu... boş bir otel odasında geçirmeyi tercih ederim. Open Subtitles أفضل أن أقضي عطلة نهاية الأسبوع في فندق ليس فيه أحد على أعود الى المنزل و اليك
    Bu sorundan kurtulmak için bir otobüse atlayıp bir otel bulmaya gidecektik. Open Subtitles إسمع، كنا نأخذ الحافلة لنجد فندق في مكاناً ما لنفكر في الأمور.
    Portland'da bir otel odasında tek başına, arkadaşsız, yalnız başına oturmak... Open Subtitles جالسا في غرفة فندق في بورتلاند بمفردك تماما، بلا أصدقاء، وحيدا
    Bana iyi ve ucuz bir otel tavsiye edebilir misiniz? Open Subtitles هل يمكنك أن تنصحني بفندق أو نزل جيد ورخيص؟
    30 yıldan beri bir otel odasında yaşıyor. He's the head maitre. Open Subtitles انه يعيش في الفندق منذ 30 سنة انه الرئيس ميتري
    Ben çalışayım, sen de gidip uyuyacak bir otel bul tamam mı? Open Subtitles سأستمر بالعمل على القضية، جد فندقاً ونل قسطاً من النوم، حسناً ؟
    Buraya yakın bir otel tavsiye edebilir misin? Open Subtitles هل يمكنك أن توصي على فندق يكون قريب حقا من هنا؟
    Sanırım daha iyi bir otel bulmalısın. Open Subtitles أظن أنه من الأفضل لكِ البحث عن فندق أفضل
    Beni yanlış anlama, çok güzel bir otel ama ölü bir yer. Open Subtitles لا تسيء فهمي, إنه فندق رائع ولكن, أتعلم إنه نوعاً ما ميت.
    Hiçbir zaman kendimi bir otel sahibi ile direkt konuşurken bulmamıştım. Open Subtitles أنا لم أتحدث من قبل لمدير فندق وجها لوجه
    Hayır, şehir merkezinde kötü bir otel daha var. Orada iyi olacaksın. Gel. Open Subtitles لا، هناك فندق صغير في المدينة ستكون بخير، هيا
    Şu tarafta birkaç sokak ötede bir otel görmüştüm. Open Subtitles رأيت فندقًا بعد شارعين من هذا الاتّجاه.
    Bu dündü, o zaman kendinden emin, genç bir otel eleştirmeniydi. Open Subtitles كان ذلك بالأمس عندما كانت الفنادق الواثقة من نفسها
    Gündüz gözüyle bir otel bahçesinde birine ateş etmen için deli olman gerekir. Open Subtitles يتطلب هذا رجلاً مجنوناً ليطلق النار في حديقة الفندق في وضح النهار
    Bu yüzden evinizden kilometrelerce uzakta bir otel odası tuttunuz. Open Subtitles حتى تتمكن الكتاب إلى أحد الفنادق أربعة أميال من المنزل.
    Mambo gösterisi yaptıkları başka bir otel. Open Subtitles أنه فندق اخر حيث يقدمون رقصه المامبو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more