| -Ne bekliyorsun, bilmiyorum ama ben bu işin bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ما تتوقعه مني. لا أريد أن أكون جزءاً من هذا. |
| Çünkü toplumun bir parçası olmak istemiyorsan neden arabana binip Doğu Yaka'sına gitmiyorsun? | Open Subtitles | لأنك إذا لا تريد أن تكون جزءاً من المجتمع، فلم لا تستقل سيارتك وتنتقل إلى الجانب الشرقي؟ |
| Benim sorumluluğum rasgele bir cinayetin bir parçası olmak değil. | Open Subtitles | ليس من مسؤوليتي أن أكون جزء من عملية قتل. |
| Bu ailenin bir parçası olmak isteyip istemeyeceğini bilmek istiyoruz. | Open Subtitles | ان كنت ترغب في ان تكون جزء من هذه العائلة |
| Senin sorunun ekibin bir parçası olmak istemen mi? | Open Subtitles | عفوا ، و لكن مشكلتك أنك تريد أن تكون جزءا من الفريق؟ |
| Ve 1978'de bahsettiği bu ailenin ve geleneğin bir parçası olmak benim için harika. | TED | و من الرائع لي ان اكون جزء من عائلة وتقليد حيث كان يتحدث عن ذلك في 1978. |
| Dürüst olmak gerekirse, sizi uyarmanın uygun olduğunu hissediyorum, burada kimse sizin küçük reality show'unuzun bir parçası olmak istemiyor. | Open Subtitles | بصراحة، أشعر بأنّه ملائم لتحذيرك لا أحد يريد أن يكون جزء من برنامجك |
| Bu değişimin bir parçası olmak için, gençlerin mezun olması ve üniversiteye gitmeleri için yardım etmek istedim. | TED | أردتُ أن أكون جزءاً من ذلك التغيير، من أجل مساعدة المراهقين الصغار على التخرج والالتحاق بالجامعة. |
| Çünkü Doublemeat tecrübesinin bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | لأنني أردت أن أكون جزءاً من تجربة اللحم المزدوج؟ |
| Asla geri ödemeyeceğim. çünkü bu pisliğin bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لن أعيدها أبدا لأنني لا أريد أن أكون جزءاً من هذه القذاره |
| O, .B.A.'nın bir parçası olmak istiyor. Buenos Aires, Büyük Elma | Open Subtitles | تريد أن تكون جزءاً من بوينس آيرس التفاحة الكبيرة |
| Bunun bir parçası olmak istemediğini söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرني أنك لا تريد أن تكون جزءاً من ذلك |
| Ama benim hayatımın bir parçası olmak istiyorsan, eninde sonunda, er ya da geç onun da bir parçası olacaksın. | Open Subtitles | وغن كنت تريد ان تكون جزءاً من حياتي, بالنهايه, عاجلاص ام آجلاً , سوف تكون جزءاً من حياته أيضاً. |
| Bunu daha önce halletmiştik, senin çevirdiğin dümeninin bir parçası olmak istemiyorum. Dümen çevirmiyorum! | Open Subtitles | لقد تحثنا في هذا مسبقاً، ولا أريد أن أكون جزء من خططك |
| Bu planın bir parçası olmak istemiyorum. Aşırı derece zalimce. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون جزء من هذا المشروع إنه وحشي جداً |
| Hiç kimsenin gitmesine izin vermiyorlar. O takımın bir parçası olmak gerekiyor. | Open Subtitles | ثانياً لا يسمحون لأي شخص أن يذهب لمخيم التشجيع، يجب أن تكون جزء من فريق |
| -Hayır, bu kızların işi. Bunun, bir parçası olmak istemezsin. | Open Subtitles | هذه أشياء خاصة بالفتيات، لا تريد أن تكون جزء من هذا |
| Bana bu avın bir parçası olmak için yalvardın. | Open Subtitles | قتل صديقتك. كنت توسلت لي أن تكون جزءا من هذا الصيد. |
| Tamam istiyorsan anlat ona. Ama ben bunun bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسنا ، اخبريه لكنى لا أريد أن اكون جزء من هذا |
| Bu sebeple Star Wars, Noel Özel Programı'nın bir parçası olmak zorunda. | Open Subtitles | لذلك . حرب النجوم لابد أن يكون جزء من عرضنا |
| Engelleri yerle bir eden ve tüm dünyadaki kızların hayatlarını güzelleştiren ekibin bir parçası olmak istedim. | TED | أردت أن أكون جزءًا من فريق يساعد على كسر الحواجز وتحسين حياة الفتيات في مختلف بقاع الأرض. |
| Dönüşüm ilk kez gerçekleştirildiği için resmen binlerce insan oradaydı çünkü hepsi çok heyecanlıydı ve bunun bir parçası olmak istiyorlardı. | TED | هذه أول مرة يحدث فيها التحوّل, لذا, فإنّ هنالك آلاف الأشخاص. لأنّ الجميع متحمّس ويريد أن يكون جزءاً من العمل. |
| - Çözümün bir parçası olmak istiyorsun. | Open Subtitles | لأنك الوحيدة التي يمكنها مساعدتي لأنني أعرف أنكِ تريدين أن تكوني جزءاً من الحل |
| Şunu söylemek isterim ki yaptığınız şeyin benim için çok büyük bir anlamı var, ve ben de bunun bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | هو فقط ذلك الذي أنت تعمل وسائل كثيرا، وأنا أريد لكي أكون جزء منه. |
| Öncelikle jürinin değerli üyelerine bu sürecin bir parçası olmak üzere yoğun programlarından vakit ayırdıkları için teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أولاً أود أن أشكر سيدات وسادة هيئة المحلفين لأخذ وقت من جدولهم المزدحم، ليكونوا جزءً من هذه العملية. |
| Planımı beğenmediysen bir parçası olmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | إذا كنت لا تحب خطتي. لا يجب أن تكون جزء منها. |
| Bu yüzden bunun bir parçası olmak istiyorum. Döngüde olmak istiyorum. | Open Subtitles | لهذا أردت المشاركة في الأمر أردت أن أكون على اطلاع |
| Sadece bu dünyayı gördüm ve bir parçası olmak istedim. | Open Subtitles | فقط رأيت هذا العالم و اردت ان اكون جزء منه |