| Şimdi gerçek bir polis gibi konuşmana ihtiyacım var. | Open Subtitles | في الوقت الحالي أحتاجك أن تتحدث كشرطي حقيقي |
| Ses dalgalarını eski çömleklerin değişik doku ve eğrilikleriyle yansıtarak megafondan konuşan bir polis gibi gelmesini sağlarız. | Open Subtitles | سنجعله يبدو كشرطي مع مكبرات صوت عن طريق كسر أشعة الصوت من خلال قماش معدل و تقويس الفخار باكرا |
| Bir samuray gibi değil de yirminci yüzyılda yaşayan bir polis gibi. | Open Subtitles | مثل شرطي في القرنِ العشرونِ وليس بعض محاربي الساموراي ؟ |
| Ama eğer birisi onun üzerine uyuşturucu yerleştirecekse mesela bir polis gibi o zaman o polisi... | Open Subtitles | لكن إذا كان شخص زرع المخدر عليه كما تعلم، مثل شرطي ثم أود أن تفكر أن الشرطي |
| Ve Rodman's Neck'teki poligonda çalıştıktan sonra artık gerçek bir polis gibi hissetmediğini söylemişti. | Open Subtitles | Rodman's Neck , و عمل في مجال الرماية في قال أنه لم يشعر بأنه شرطي حقيقي بعد الآن. |
| Ve Rodman's Neck'teki poligonda çalıştıktan sonra artık gerçek bir polis gibi hissetmediğini söylemişti. | Open Subtitles | Rodman's Neck , و عمل في مجال الرماية في قال أنه لم يشعر بأنه شرطي حقيقي بعد الآن. |
| Polis gibi düşünmüyor, bir polis gibi hareket etmiyor. | Open Subtitles | لا يفكر كالشرطة، ولا يتصرف كالشرطة. |
| Siradan bir polis gibi maas almayacaksin, ama ikramiyesi var. | Open Subtitles | لن تتقاضى كشرطي عادي و هناك إضافي أيضا |
| Bak, sadece Stuart'ın tekrar iyi bir polis gibi gözükmesini sağlamamız lazım. | Open Subtitles | علينا جعل سيوارت يبدو كشرطي بارع ثانية |
| Yılışıklığı bırak ve bir polis gibi davran. | Open Subtitles | أعمل كشرطي وتوقف عن العناية بالأخرين؟ |
| Beni anlaşmazlığı olan istekli bir polis gibi göstermişler. | Open Subtitles | لقد أظهروني كشرطي متعصب يود الإنتقام |
| Aslına bakarsan, bana fazlasıyla sıradan bir polis gibi göründün. | Open Subtitles | في الواقع، تبدو لي كشرطي متوسط ملفي؟ |
| Gerçekten bir polis gibi görünmüyor, ter kokulu ve tuhaf. Biliyorum. | Open Subtitles | لا يبدو كشرطي, انه غريب - اعلم - |
| Tıpkı bir polis gibi. Sanırım sen gerçek bir polissin. | Open Subtitles | مثل شرطي أنت شرطي حقيقي، كما أفترض |
| Neredeyse gerçek bir polis gibi olmuşsun. | Open Subtitles | أنت ِ تقريبا تبدين مثل شرطي حقيقي |
| Monte yanlış anlama ama sen tam bir polis gibi görünüyorsun. Bunu Zachary halletsin | Open Subtitles | لا تسلك الطريق الخاطىء , (مونتي) لكنك تبدو تماما مثل شرطي (زاكري ) سيتولى هذا الأمر |
| bir polis gibi kavga bir polisi bile kokusunu polis gibi yürüyün. | Open Subtitles | ( هّل تعرف بأنك مثل الشرطة ( بروكر تمشيّ كالشرطة تقاتل كالشرطة حتىّ رائحتك كالشرطة اللعينة |
| Adeta bir polis gibi not tutmuş. | Open Subtitles | احتفظ بالملاحظات كالشرطة |