| O zaman Shredder'ın dilediği gibi buluşmaktan başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | إذاً ليس لدينا خيار إلا أن نلتقي و نحقق رغبة شريدر |
| Çok şey istediğimi biliyorum ama... başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | أنا مدركة أنني أطلب الكثير ,ولكن لايوجد لدينا خيار آخر |
| Soğuktan, organik olarak bizi izole edecek bir seçeneğimiz var. | Open Subtitles | هناك خيار واحد آخر وسيلة لعزلنا من البرد ، ممم عضوياً |
| Nefes almak istiyorsak tek bir seçeneğimiz var. | Open Subtitles | إذا أردنا أن نتنفس فليس لدينا سوى خيار واحد |
| Çünkü o zamanlar başka bir seçeneğimiz yoktu. | Open Subtitles | لأنهُ لَم يكُن لدينا خيارات أُخرى حينَها |
| Bu lanet şeylerden her zaman nefret ettim. Ama başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | لطالما كرهت هذه الخناجر اللعينة، لكن لا خيار لنا سواه. |
| Yakıtımızı çok daha hızlı bitirecek ama başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | سوف تُهلك وقودنا بشكل أسرع، لكن لا أعتقد أنّ لدينا خيار. |
| ...SG-1'ın başarısız olduğunu düşünmekten başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | فليس لدينا خيار سوى إفتراض هزيمة إس جى 1 |
| Hatalı olduğunu ümit etmekten ve dua etmekten başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | حسناً، ليس لدينا خيار إلاأن نأمل وندعو أنك على خطأ |
| Nefes almaya devam etmek istiyorsak tek bir seçeneğimiz var. | Open Subtitles | إذا أردنا أن نستمر بالتنفس فلدينا خيار واحد فقط |
| Bebeğim, yalnızca bir seçeneğimiz kaldı. | Open Subtitles | عزيزتي ليس لدينا سوى خيار واحد |
| Pekala. O zaman tek bir seçeneğimiz var. | Open Subtitles | حسناً ، عندها سوف يكون لدينا خيار واحد |
| Ekmek yapabiliyor ve pek de bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | إنه يصنع الخبز و ليس لدينا خيارات عدة |
| Bu delilik olur. - Görünüşe göre başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | من الواضح, ليس لدينا خيارات كثيرة |
| Son kez söylüyorum, kaçma gibi bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | لآخر مرة أقول أن الهرب ليس خيار لنا |
| Sadece... Belki de şuan göremediğimiz başka bir seçeneğimiz vardır. | Open Subtitles | ربما يكون هناك خيار آخر لم نره بعد |
| Başka bir seçeneğimiz yok. Çok uzun sürmez. Göreceksin. | Open Subtitles | لا يوجد خيار اخر انا لن اتأخر , سترين |
| Derin ve acil bir karbonsuzlaştırmadan başka bir seçeneğimiz yok. | TED | ليس لدينا أي خيار آخر غير عمليّة إزالة كربون عميقة وعاجلة. |
| Ama şu an için başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | ليس لدينا بديل الآن |
| Bunu daha önce söylemiştin ve bu durumda, bence başka bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | لقد تحدثت عن هذا سابقاً و في هذه الحالة لا أظن أن لدينا خياراً حقاً |
| Böylece sadece bir seçeneğimiz kalmış oldu. | Open Subtitles | لذا هذا ترك أحتمال واحد. -أنن. |
| Böyle bir seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | هذا ليس خياراً متاحاً. لدينا 27ساعةً |
| Bırakın beni! Öyle bir seçeneğimiz yok. Sahile birkaç yüz metre kaldı. | Open Subtitles | كلانا يعلم أنّ هذا ليس خياراً وارداً إنّه ربع ميل فقط حتّى الشاطئ |