| Seattle polisiyle bir telefon görüşmesi yaptım, bir vak'a daha varmış | Open Subtitles | لقد تلقيت مكالمة من شرطة سياتل لقد حدثت حالات أخرى |
| Öğrenci Craig'in babasıyla çok öfkeli bir telefon görüşmesi yaptım. | Open Subtitles | (دينوزو) لقد تلقيت مكالمة غاضبة لتوي (من والد الطالب (كرايج |
| Yirmi dakika önce, Paris'le bir telefon görüşmesi yaptım. | Open Subtitles | منذ 20 دقيقة مضت، تلقيت مكالمة هاتفية من (باريس) |
| Şu telepazarlamacı ile çılgın bir telefon görüşmesi yaptım | Open Subtitles | لقد أجريتُ المكالمة الهاتفية الأكثر جنوناً مع أحد موظفي البيع عبر الهاتف |
| Zaten bir telefon görüşmesi yaptım. | Open Subtitles | لقد أجريتُ المكالمة بالفعل |
| İlginç bir telefon görüşmesi yaptım. | Open Subtitles | تلقيت مكالمة ممتعة |
| Tuhaf bir telefon görüşmesi yaptım. | Open Subtitles | إذًا، تلقيت مكالمة غريبة. |