| Eğer bundan kurtulabiliyorsan, birkaç fırt çekmenin bir zararı olmaz. | Open Subtitles | ثلاث دقائق. إن استطعت النجاة من ذلك، بعض الحشيش لن يضر. |
| Fakat, bir saat kadar etrafa bakmamın bir zararı olmaz. | Open Subtitles | لكنه لن يضر إن أخذنا نظرةً في الجوار لساعةً أو نحو ذلك |
| Ayrıca göğsümü biraz şişirmemin bir zararı olmaz. | Open Subtitles | بالإضافه أنه لن يضر وأقوم بملئ عضلاتي قليلاً |
| Ama, bilirsin, işi tam yapmanın kimseye bir zararı olmaz. | Open Subtitles | لكن كما تعلم لن يؤذي أن أكون دقيقا |
| Seçmelere giderken şarkı söylemenin bir zararı olmaz. | Open Subtitles | .لا يؤذي أن تغني عندما تذهب إلى تمثيل |
| Ekstradan deneyim ve paranın bir zararı olmaz diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد فكرت ان كسب المزيد من الخبرة و المال لا تضر |
| .."Hayır, ama arada bir iyi bir şaplağın bir zararı olmaz" olabilir. | Open Subtitles | فيمكن أن تكون الإجابة: "لا... لكنّ صفعةً على المؤخرة أحياناً لا تضر" |
| Neville ile tekrar konuşmamızın bir zararı olmaz aslında. | Open Subtitles | حسنا، إنه لن يضر أن نجري محادثة مع نيفيل مرة أخرى. |
| Paralı askerler genelde politikadan çok altınla hareket ederler ama galiba bunun bir zararı olmaz. | Open Subtitles | المرتزقه بالعاده يتحركون بالذهب اكثر من السياسه ولكن لن هذا لن يضر. |
| Birazcık rahatlamanın kimseye bir zararı olmaz. | Open Subtitles | القليل من الاسترخاء لن يضر أحداً |
| Bunların bazılarını denemenin bir zararı olmaz. | Open Subtitles | اعتقد تجربة بعض الاشياء لن يضر |
| Ama dezenfektanın bir zararı olmaz. | Open Subtitles | القليل من التعقيم لن يضر. صحيح؟ |
| Sanırım bir içkinin bir zararı olmaz. | Open Subtitles | أعتقد أن شرابًا واحدًا لن يضر. |
| Biliyor musun, canı cehenneme. bir zararı olmaz, haydi yaptıralım. | Open Subtitles | لمَ لا, لن يضر ذلك |