"birbirine karıştırma" - Translation from Turkish to Arabic

• تخلط
• تخلطي

Evlilikle kumarı birbirine karıştırma asla. Olasılıklar senin aleyhinde.
. أياك أن تخلط بين الزواج و القمار النسبة ليست في صالحك

Albay kişisel sadakatim ile ülkeme sadakatimi sakın birbirine karıştırma.
ايها العقيد لا تخلط ابداً بين ولاءتي الشخصية مع ولاءتي لبلدي

Hareketleri tahmin etme yeteneğiyle onları kontrol altına almayı birbirine karıştırma.
لا تخلط قدرت التوقع مع قدرت التحكم

Bununla başkomutanlığın sorumluluğunu birbirine karıştırma.
فلا تخلطي هذا بالعبء الذي حمله القائد العام

Bana bir iyilik yap, Rex-- lütfen benim genel tutumumla, gerçek şefkatimi birbirine karıştırma.
(من فضلك يا (ريكس أرجوك لا تخلط بين تحفظي و العاطفة الحقيقية

Sakın ikisini birbirine karıştırma. Artık çok geç, dostum.
لا تخلط بينهم - أنت خلطت بينهم لكي -

Asla parayla aşkı birbirine karıştırma..
لا تخلط المال بالحبّ

- Hayır, Terry, ikisini birbirine karıştırma.
- أحتاج حبوب الكودين - لا يا (تيري) , لا تخلط تناول الأدوية ببعضها

İşinle hayatını birbirine karıştırma.
لا تخلط بين حياتك و عملك

İtirafla tahmini birbirine karıştırma evlat.
-لا تخلط بين إعترافات الكاهن يا بُني .

Geçmişle bugünü birbirine karıştırma, Dan.
لا تخلط الماضي بالحاضر (دان)

Haklısın, bir arkadaş olarak oradaydın,... ..bir çalışan olarak değil o yüzden ikisini birbirine karıştırma, tamam mı?
- صحيح ، كصديقة .. و ليس كأحد الموظفات، لذا ، لا تخلطي بين الوضعين ، أتفقنا؟

Bakara kristalleri ile cam bardakları birbirine karıştırma!
لا تخلطي الزجاج المسطح بكريستالات الـ(بيكارت)