| 19 yaşımda, Birleşik Krallık'taki bu ulusun, ulusal liderliğindeydim | TED | في التاسعة عشر ، كنت في القيادات الوطنية لهذه المنظمة في المملكة المتحدة |
| Yaklaşık beş yıl önce kendimize ihtiyacımız olan en önemli yenilik nedir diye sorduk, Birleşik Krallık'taki yani buradaki okullarda. | TED | قبل ٥ اعوام تساءلنا ما هي اهم الاشياء التي تحتاج الى الاختراع في مجال التدريس هنا في المملكة المتحدة |
| Birleşik Krallık'taki hanelerin yüzde doksan yedisinde elektrikli su ısıtıcısı bulunuyor. | TED | سبعة و تسعون في المئة من البيوت في المملكة المتحدة يمتلكون غلاية شاي كهربائية |
| Adı Simon. Simon, Birleşik Krallık'taki kamu elektrik şirketinde çalışıyor. | TED | سيمون يعمل لدى شركة الكهرباء القومية في المملكة المتحدة |
| Eden üst notunun ismi Birleşik Krallık'taki Eden Projesi'nden sonra verildi. | TED | نوتة عدن سميت بهذا الاسم نسبة الى مشروع عدن في المملكة المتحدة |
| Birleşik Krallık'taki pek çok kişi ve öyle inanıyoruz ki tüm Dünya kör olmuş durumda. | Open Subtitles | أغلب الناس في المملكة المتحدة نعتقد بأن العالم قد اصيب بالعمى |
| John Taylor şu anda Birleşik Krallık'taki en iyi basçılardan. | Open Subtitles | واحد من أفضل الخبراء في عزف الأيقاع في المملكة المتحدة حالياً. |
| Bunu yapmaya koyulduğumuzda Birleşik Krallık'taki ortaklarımızdan biri bırakın çiftliği, Doğu Afrika'da bile bunu asla çalıştıramayacağımızı söyledi. | TED | عندما جهزنا لتنفيذ ذلك، أحد المتعاونين معنا، في المملكة المتحدة أخبرنا بأنه من المحال إنجاز ذلك في شرق أفريقيا، فما بالكم بمزرعة. |
| ATAT , Birleşik Krallık'taki alenen ticaret yapan en büyük şirketlerden biri. | Open Subtitles | النقل المُدرع واحدة من أكبر الشركات المتداولة علناً في "المملكة المتحدة". |
| - Evet, Birleşik Krallık'taki. | Open Subtitles | نعم، في المملكة المتحدة |
| Birleşik Krallık'taki ilk McDonald's açıldı. | Open Subtitles | أول "ماكدونالد" في المملكة المتحدة. |
| Birleşik Krallık'taki Severn Köprüsü. | TED | هذا هو جسر (سيفرن) في المملكة المتحدة. |