| Evet, ama Birleşme Günü olduğu için ümitvar olmayı tercih ettim. | Open Subtitles | أجل ولكن بما أن هذا يوم الوحدة قررت استبدال هذا بالأمل |
| Birleşme Günü hikâyesi insanlara umut veriyor ama şiddetten huzur geldiğini gösteriyor. | Open Subtitles | قصة يوم الوحدة تُعطي الناس أملاً ويأتي سلام بعد هذا العنف ... |
| Dünyalılar bu günün Birleşme Günü olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | الأرضيون لا يعرفون أنه يوم الوحدة. |
| Ekim 2007 Hapishanede, cinsel Birleşme Günü, en özel gündür. | Open Subtitles | في السجن لا يوجد يوم أكثر أهمية من يوم التزاوج |
| Evet, eğer Frank gibi, bir adamın kulak memesini ısırıp, Kızgın Kutu'ya atılmadıysanız, cinsel Birleşme Günü harikaydı. | Open Subtitles | أجل، يوم التزاوج كان رائعاً إلا إن كنت قد قضمت حلمة أذن أحد وألقيت في الحبس الانفرادي |
| Dediğim gibi, en müthiş Birleşme Günü. | Open Subtitles | كما قلت، أفضل يوم وحدة على الإطلاق. |
| Hadi Birleşme Günü gösterisi için prova yapalım. | Open Subtitles | هيّا، لنتدرب من أجل عرض يوم الوحدة |
| - Birleşme Günü'nü sevmediğini söyleme. | Open Subtitles | أخبرني أنك لا تحب يوم الوحدة. |
| Birleşme Günü bir yalandan ibaret. 13. | Open Subtitles | يوم الوحدة يُعتبر كذبة |
| Sezon 9. Bölüm "Birleşme Günü" | Open Subtitles | "الحلقة الـ9 بعنوان (يوم الوحدة)" |
| Birleşme Günü'nde mermi yapıyorsun. | Open Subtitles | تصنعين الطلقات في يوم الوحدة! |
| Birleşme Günü. | Open Subtitles | يوم الوحدة. |
| En müthiş Birleşme Günü. | Open Subtitles | أفضل يوم وحدة على الإطلاق. |