"biz her zaman" - Translation from Turkish to Arabic

• نحن دائماً
• نحن دائما
• كنا دائماً
• لقد كُنا دوماً
• لطالما كنا
• نقف دائماً
• نحنُ دائماً

- Burada ne yapıyoruz? Biz her zaman, Middle Park'ın maskotunu kaçırırız.
حسناً، نحن دائماً نختطف تعويذة ميدل بارك

Biz her zaman burnumuzu ait olmadığı yerlere sokuyoruz. Bunu hep yapıyoruz.
دانيل , نحن دائماً نحشر أنوفنا حيث لاتنتمي , إنه مانفعله

Biz, her zaman otizmi, hayatın ileri dönemlerinde var olan bir şey olarak düşünürüz.
نحن دائما ما نفكر بالتوحد على أنه شيء ما يحدث في وقت لاحق من الحياة.

Evet, Biz her zaman iyi vakit geçirirdik, ve doğruyu söylemem gerekirse, son zamanlarda çok yalnız hissetmeye başlamıştım.
كنا دائماً نحظى بوقت جيد ولأقول الحقيقة لقد كنت وحيداً مؤخراً

- Biz her zaman içinde oldum. - Durun!
ـ لقد كُنا دوماً بداخلكِ ـ أوقفه

Biz her zaman birbirimize her şeyimizi anlattık, değil mi?
لطالما كنا نخبر بعض بكل الأشياء،صحيح.. ؟

Çünkü bilimde Biz her zaman gözlemciyizdir.
من ناحية ما يستطيع العلم قوله عن عالمنا... . لأننا في العلم نقف دائماً في موقع المراقب.

Biz her zaman seçimlerde oyumuzu demokratlara veririz.
نحنُ دائماً نصوت للديمقراطية فيكلإنتخابو... .

Biz her zaman kadınları kovalıyorduk şimdi kadınlar bizi kovalıyor.
نحن دائماً نطارد النساء والأن هن يطاردنا

Neyse işte. Biz her zaman eşsiz şaraplar arıyoruz.
على أي حال ، تعرف نحن دائماً نبحث عن الخمور

Biz her zaman dünyanın yaşamak için iğrenç bir yer olduğunu düşünürdük.
نحن دائماً اعتقدنا ان العالم كان جميلاً

Hâlâ konuşmak istiyorsan, Biz her zaman buradayız.
"إنت كُنت تودّ الحديث، نحن دائماً متواجدون"

Biz her zaman birbirimizin yararını gözetiriz.
نحن دائماً نخرج أفضل ما في الآخرين

Biz her zaman mantıklı bir pazarlık yapmayı başarmıştık.
نحن دائما قادرين على إنجاز صفقة معقولة.

- Biz her zaman arkadaştık zaten.
الانتظار ، ث ، we've نحن دائما الأصدقاء.

Biz her zaman birbirimizi bilgilendiririz.
نحن دائما تضمين بعضها البعض.

Biz her zaman fakirdik, hiç dışarda yemek yemezdik.
لقد كنا دائماً فقراء ما كنا نأكل في الخارج أبداً

Biz her zaman ilerlemeye inanmışızdır.
كنا دائماً مؤمنين بما يسمى التقدم

Biz her zaman merkeze gidebiliriz.
كنا دائماً نذهب لوسط المدينة

Biz her zaman olmuştur. Ivanwood beri.
(لقد كُنا دوماً هكذا منذُ أن قابلتكِ في غابة (أيفان

Biz her zaman iyi arkadaş olduk, sen ve ben, değil mi,Amy?
لطالما كنا صديقين عزيزين أنا وأنتِ ، أليس كذلك ، "أيمي"؟

Aramız ne kadar bozuk olsada, Biz her zaman bir aile olduk.
مهما كنا معطوبين، لطالما كنا عائلة

Biz her zaman "şu" kısmında duruyoruz.
نقف دائماً عند الكلمة الأولى