"bizim değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليست لنا
        
    • ليس لنا
        
    • ليس نحن
        
    • وليس نحن
        
    • ليس ملكنا
        
    • لا نحن
        
    • ليسا لنا
        
    • ليست ملكنا
        
    • ليس رجلنا
        
    • وليس لنا
        
    • ليس بيتنا
        
    • ليس والدنا
        
    • ليست حياتنا
        
    • لَيستْ لنا
        
    • لا تخصنا
        
    Çanta bizim değil. Open Subtitles الحقيبة ليست لنا. تركتها سيده في المطار.
    O bizim değil. Belgeler artık geçerli değil. Open Subtitles إنها ليست لنا, الأوراق ليست شرعية بعد الآن
    Yani, bu mükemmel bir tekne, ama bizim değil. Open Subtitles أنا أقصد أن هذا بحث جيد لكن ليس لنا فيه أي شيء
    Onların projesi olacak, bizim değil. Bunu korumanın yolu bu. Open Subtitles و جعل هذا المشروع لهم, ليس لنا و هذه الطريقه لحمايته
    Fakat sizin... anatominiz için, bizim değil. Open Subtitles علىأى حال لقد صممت لتتلاءم مع أشلاءكم أنتم . ليس نحن
    Yani çözülemeyen her vaka onun vicdan azabı. bizim değil. Open Subtitles لذا فأيّة قضايا لم تُحل ستتحمل وزرها هي، وليس نحن.
    O bizim değil, Regina'nın. Open Subtitles لأن أضيع وقتى حول هذا. هذا الكتاب ليس ملكنا بل هو لريجينا.
    Onu yerine bırakmaya ne dersin? bizim değil. Open Subtitles يجب ان تعيد هذه الى مكانها انها ليست لنا
    Ama arazi bizim değil. Open Subtitles هذه الحقول ليست لنا لا شيء كذلك
    - Topraklarını geri verelim. - bizim değil ki onlara verelim. Open Subtitles نعيد له أرضه إنها ليست لنا كى نعيدها له
    Planlar mimarlar ve politikacılar içindir. bizim değil. Open Subtitles الخطط للمصممين , والسياسيين، ليست لنا
    bizim değil, atalarımızın. Open Subtitles . ليست لنا . إنها لأجداددنا العظام
    Jake, onu yerine koy. O bizim değil. Open Subtitles جيك، أعد هذا الكتاب لمكانه، إنه ليس لنا.
    Artık bizim değil. Elimizde kalan tek şey bizi bekleyen günler. Open Subtitles إنه ليس لنا. الشيء الوحيد الذي نملكه لأنفسنا هو الغد.
    - Binmemeliyiz, bizim değil. Open Subtitles .لا يمكننا ذلك. إنه ليس لنا .هذا لا يهم
    Hayır, bizimkine benzese de bu bizim değil. Open Subtitles شركة اخرى تأخذ شبكتنا وانا فقط لا , انه يبدو مثلنا لكنه ليس نحن يجب ان تسجل الخروج
    Seni gördüğüme sevindim ama bu gece, bizim değil, Lucas ve Lindsey'in gecesi ve evet Jamie. Open Subtitles أَنا مسرورة لرؤيتك لكن لأن اليوم عن لوكاس وليندزي وليس نحن
    Bu bizim işimiz. Para bizim değil. Open Subtitles أن هذه هى وظيفتنا و أن المال ليس ملكنا
    En kötü ihtimal delil odasının hatası, bizim değil. Open Subtitles في أسوأ الأحوال، قسم الأدلة هو من أخفق لا نحن
    Makedonya ve Bitinya henüz bizim değil, başkalarına hediye edemeyiz. Open Subtitles ماسيدونيا و بيثنيا ليسا لنا بعد حتي نقسمها
    - Çünkü o bizim değil. Gerçekten. Open Subtitles لأنها ليست ملكنا , فى الحقيقة
    Cherokee CIA'in adamıydı bizim değil. Open Subtitles شيروكي) كان رجل الإستخبارات) و ليس رجلنا
    Barış yahut savaş seçimi büyük ölçüde bizim değil onların elindedir." Open Subtitles إن الإختيار ما بين الحرب أو السلام "هو إلى حد كبير راجع لهم وليس لنا
    - Takılıyorum. Sakin ol Lois. Ev bizim değil. Open Subtitles -دخول عرضي، ارتاحي فهذا ليس بيتنا
    "Sadece bizim değil" mi dedin? Open Subtitles أنتِ قلتِ , "ليس والدنا فقط"؟ .ماذا.
    Dostum, sadece bizim değil, Phillippe'in de hayatını tehlikeye attığını düşündün mü peki? Open Subtitles هل وضعت فى اعتبارك انها ليست حياتنا فقط من نخاطر بها و حياه "فيليب" ايضاً
    -O bizim değil ki. -Tabii ki bizim. Open Subtitles هذه لَيستْ لنا
    İnsanlar arasında yaşıyoruz ve hiçbir şey bizim değil. Open Subtitles الذين يعيشون هنا بين الناس والأشياء لا تخصنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more