| Bunlardan tanımadığınız kişi, Jordan, Barbara Boxer'in ekibinin şefi ve California'da üç senatör kampanyasında çalışmış. | Open Subtitles | ولمن لا يعرف جوردان منكم كان كبير موظفي باربرا بوكسر وقد عَمِل في ثلاث حملات |
| Bir tanesi ise ''Boxer'' ile başladı, dedesi ve ninesinin ölmüş köpeği. | TED | واحد بدأ بذكر "بوكسر" كلب جده الذي تُوُفّي. |
| Brighton'dayım. Evet, Boxer'la geldik. | Open Subtitles | أنا في برايتون، نعم، فقد جئنا مع بوكسر |
| 27 Haziran 2008'de, Cumhuriyet partisi ile bağları olan ünlü oyuncu Boxer Santaros hiç iz bırakmadan ortadan kayboldu. | Open Subtitles | فى 27 يونيو عام 2008 (باكسر سانتيروز) بطل افلام حركة الذى لة علاقات وطيدة مع الهيئة الجمهورية اختفى دون اثر |
| Çok methini duyduk. Lyla, Riggins Boxer mı yoksa külot mu tercih ediyor? | Open Subtitles | " ليلا " هل يفضل " ريجنز " البوكسر أم الداخلي الأبيض ؟ |
| O yüzden sana Boxer, T.J., McCabe ve şu yeni adamı Deacon Kaye'i veriyorum. | Open Subtitles | و لذا سيكون معك "بوكسر" , "تى جى" و هذا الرجل الجديد ديكون كى |
| Evet, Boxer'la geldik. | Open Subtitles | أنا في برايتون، نعم، فقد جئنا مع بوكسر |
| Halyburton ve Boxer emirleriniz için hazır. | Open Subtitles | سفينة "هاليّ بارتون", و "بوكسر" بإنتظار أؤامركم |
| Halyburton, Boxer. Ben Bainbridge. | Open Subtitles | إلى السفينة "هاليّ بارتون", و "بوكسر" هنا البارجة "بينبردج" |
| Hayatımdaki en önemli kişiler kadınlar. Karım, kızım ve Barbara Boxer.. | Open Subtitles | أهمّ الأشخاص في حياتي هم زوجتي، وبناتي، و "باربرا بوكسر".. |
| Sana da Boxer giyen büyük, seksi adam olmak kaldı. | Open Subtitles | يتبقى لك انك رجل مثير بسروال بوكسر |
| Bu buldog değil, Boxer. | Open Subtitles | إنه ليس بولدوغ، بل بوكسر. |
| Güneybatıda T.J. ve Boxer'la çalışmıştın. | Open Subtitles | لقد عملت من قبل مع "تي جي" و "بوكسر" |
| Evet, senatör Boxer ile konuştum zaten. | Open Subtitles | تحدث مع السيناتور (بوكسر) ما رأيك بهذا ؟ |
| Kartın üstünde ipek Boxer giymiş Antonia Banderas tipli seksi bir adam var ve kartın içinde de şöyle yazıyor: | Open Subtitles | إنّها من نوع (انطونيو بانديراس) على بوكسر حريريّ و مكتوبٌ بداخلها، |
| Aksiyon yıldızı Boxer Santaros'un arama çalışmaları devam ediyor. | Open Subtitles | مازال البحث جاريا عن بطل (افلام الحركة (باكسر سانتيروز |
| Boxer Santaros çölden hafızası gitmiş şekilde döndü. | Open Subtitles | باكسر سانتيروز) عاد من الصحراء) فاقد الذاكرة |
| Boxer seviyorum çünkü insana kendini 14 yaşında bir oğlan çocuğu gibi hissettiriyor. | Open Subtitles | أحب البوكسر لأنها تشعرني بفتى مراهق في الرابعة عشرة |
| İlk olarak, Boxer giymelisiniz. | Open Subtitles | أولاً، عليك أن ترتدي السراويل الكبيرة. |
| Testislerimin sıcaklığını düzenleyecek ve spermlerimi hareketli tutacak bir Boxer şortum, Çin şifalı otlarım ve yunusların çiftleşirken ki ruh hallleri ile ilgili, bir CD'im var. | Open Subtitles | عندي ملابس داخلية قصيرة لتنظيم درجة الحرارة وعندي أعشاب صينية وقرص صوتي لتزاوج الدلافين |
| Aynı şey Boxer külotlarımız için de geçerli, hatta normal külotlarımız için de. | Open Subtitles | ونحن حتى لا يمكننا أن نغطي الطلبات والشيء نفسه مع سراويل الملاكم القصيرة والسراويل العادية بالسوستة |
| Biz sana bir çift Boxer alırız. | Open Subtitles | حينما نمر بمتجر سنشتري سروالاً قصيراً |
| Boxer sadece sıradan ve bol pantolonların altına giyilmeli. | Open Subtitles | السراويل القصيرة لا ينبغي أن تُرتدى إلا تحت البناطيل البناطيل الفضفاضة العادية |