| O adamı dinlemek, boyanın kurumasını izlemekten daha az ilginçti. | Open Subtitles | هذا الشخص كان بصدد أشياء مهمة كمشاهدة الطلاء حتى يجف. |
| Duvardaki boyanın içersinde, ama aynı zamanda parlaklık vermesi için. | TED | فهو يستخدم في الطلاء وفي المواد اللامعة ومواد الصقل |
| Siz çocuklar yarışa başlayacakmısınız yoksa oturup boyanın kurumasını mı bekleyeceksiniz? | Open Subtitles | ايها الفتيان ستعملون فى بدء هذا الشيء أو مجرد الجلوس هناك والانتظار لهذا الطلاء حتى يجف؟ |
| Konteynırda bulunan boyanın yoğun miktarda kokain hidraklorik karışım olduğunu laboratuar onayladı. | Open Subtitles | أكد مختبر السفينة أن الدهان يحتوي على كوكايين عالي التركيز و خليط الهيدروكلويد |
| boyanın yapış yapış olması için ne kadar zaman geçmesi gerektiğini görmek için. | Open Subtitles | لأرى كم من الوقت يلزم للطلاء ليُصبح لزج. بالضبط. |
| Bu boyanın 25 gramının, yarım kilo altından daha değerli olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم كم أوقية من تلك الصبغة تساول أكثر من رطل ذهب ؟ |
| Laboratuvarda boyanın uyduğunu göreceksiniz. | Open Subtitles | أعتقد أن عمّال المختبر سيجدون أن الطلاء متوافق |
| Tekrar bakın. boyanın ötesine. | Open Subtitles | فقط أنظروا إليها مرة أخرى أنظروا إلى ما وراء الطلاء |
| Gömleğinde bulduğum boyanın kütle spektrum analizini tamamladım. | Open Subtitles | أنا فقط لم تحليل كتلة المواصفات على الطلاء وجدت على قميصه. |
| Kullandığın boyanın kalıntılarını kurbanın cesedinde bulduk. | Open Subtitles | لقد عثرنا على دلائل لنفس الطلاء الذي استخدمته على جسد الضحية |
| -Bu boyanın ikinci katında bir mikrometre kalınlığında sentetik parçacıklar var. | Open Subtitles | الطبقة الثانية لدهن هذا الطلاء مليئة بالشوائب المتراكبة العاكسة بسماكة 1 ميكروميتر |
| Lazer teknolojisi sayesinde, boyanın arkasını görebiliyoruz. | Open Subtitles | مع تكنولوجيا الليزر, يمكننا ان نرى من خلال الطلاء, |
| Pekala, anlamı neymiş, boyanın bittiği mi? | Open Subtitles | حسنا ، ما هو الوضوح أتقصدين نفاد الطلاء ؟ |
| Arabayı çizince geçecek kırmızı boyanın izine rastlanmamış. | Open Subtitles | ليس هناك أدلة من الطلاء الأحمر المنقول من السيّارة إلى القفل |
| Kan bu boyanın altındaysa demek ki burada duruyordu. | Open Subtitles | إذا كان الدم تحت هذا الطلاء ، يعني أنك كنت تقف هنا. |
| Sprey boyanın anlamını bilmiyoruz ama çimen-- | Open Subtitles | الآن، لسنا نعلم مفاد الطلاء الرذّاذ ولا طبقة النجيل الصناعي. |
| Olmaz, boyanın altında yine kırmızı olacak. | Open Subtitles | لا لأنها ستكون حمراء تحت الدهان. |
| boyanın yeteceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه لدينا ما يكفي من الدهان |
| Oturup boyanın kurumasını izleyecek vakit yok. | Open Subtitles | -ليس لدينا الوقت للجلوس ومشاهدة الدهان يجفّ |
| Kapıyı taktık kalkan boyanın üzerini de kapattık. | Open Subtitles | لقد وضعنا الباب ليكون مطابقاً للطلاء |
| Cynthia sonraki aşamaya geçmek için boyanın kurumasını bile beklemez. | Open Subtitles | لم تكن لتسمح (سينثيا) للطلاء أن يجفّ قبل أن تتحرّك لتحسين التالية |
| Haklısın, bu yüzden de boyanın bulaştığı yer, onun da erişebildiği özel bir koleksiyondan bulaşmış olmalı. | Open Subtitles | لهذا أعتقد أن أياَ من التقط الصبغة كان لابد أن له سماحية دخول لمجموعة فنية خاصة لأحدهم |
| Avrupa'daki tüm boyalı kumaşlarda, boyanın yapımı için bu madenlerden gelen şaptaşı kullanılıyor. | Open Subtitles | جميع الأقمشة المصبوغة الموجدة في أوروبا تستخدم الشبّ المستخرج من هذه المناجم لتثبيت الصبغة |