| Bildiğim kadarıyla iki oyun ne çıkacağı belirsiz Oscar Dunst, Jean Briault. | Open Subtitles | الآن بقدر علمى هناك صوتان متبقيان فقط وسكار دانست وجان برياولت |
| Fotoğraftaki diğer adam senin dostun, Jean Briault. | Open Subtitles | الرجل الآخر فى الصوره هو صديقك جان برياولت |
| Khasinau'nun Müttefikler'in içine sızdığından ve Briault'yu avucunun içine aldığından kesin emin olmasam buralara kadar gelmezdim. | Open Subtitles | آرفين,لن أقوم بهذه الرحله اذا لم يكن لدى دليل جقيقى على أن كازانو توغل فى التحالف وأن برياولت فى جيب كازانو |
| Diğer taraftan Briault her zaman iyi bir insan gibi göründü. | Open Subtitles | ومن جهه أخرى, برياولت رجل جيد لقد خدم التحالف باخلاص |
| Briault'nun yalnız buluşmayı kabul edeceği biri. Bir dost. | Open Subtitles | شخص مثل برياولت لن يقابل على انفراد الا صديق |
| Ama Jean Briault'nun bir hain olduğuna inanamam. | Open Subtitles | ولكنى لا أستطيع تصديق أن جان برياولت خائن |
| Toplantıya, dostumuz ve meslektaşımız Jean Briault için bir dakikalık saygı duruşuyla başlayalım. | Open Subtitles | أريد أخذ دقيقة صمت لصديقنا وزميلنا جان برياولت |
| Arvin, Jean Briault'nun iyi dostun olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | آرفين أنا أعرف أن جان برياولت صديقك |
| Sol tarafta Briault'nun karısının adına olan bir komisyon hesabı var. | Open Subtitles | على الشمال ,الحساب البنكى لزوجة برياولت |
| Ama bildiğin gibi Briault çok tedbirli bir adamdır. | Open Subtitles | ولكن برياولت كما تعلم معروف عنه الحذر |
| Briault'yla gizlice buluşacağımdan emindin. | Open Subtitles | لقد كنت متأكد من انى سأقابل برياولت |
| Briault riskini göze alamayız. | Open Subtitles | -لا يجب ان نخاطر مع برياولت |