| Sizi, önemsediğim bazı insanlarla tanıştırmak istiyorum. Sizin insanlarınız, sizin çocuklarınız. Size dostum Brittany'nin resmini göstermek istiyorum. | TED | أريد أن أقدم لكم بعض الناس الذين أهتم بهم. شعبكم. أطفالكم. أريد أن أعرض صورة لصديقتي بريتاني. |
| Diğer muhtemelen ölümlü olay ise 9 yaşındaki Brittany Canon. | Open Subtitles | الحالة الآخرى التي قاربت على الموت هي بريتاني كانون ذات ال 9سنوات |
| Caitlin, Brittany, Ashley, Emma ve Madison'u satamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك بيع كتيلين, بريتاني, آشلي, إيما وماديسون. |
| Tek istediğim baloya geri dönmek ve Brittany ile bir kere dans edebilmek. | Open Subtitles | كل ما أريده أن أرجع الى هناك و أحضى برقصة واحدة مع برتني. |
| Brittany ve Frankie'nin düğününü kutlamak için bulunmak bir onurdur. | Open Subtitles | انه امن الشرف لي ان احتفل اليوم بزفاف برتني وفرانكي |
| CharoIIais'den sığır, Périgord'dan domuz, Brittany'den kuzu, Normandy'den dana eti geliyor. | Open Subtitles | لحم بقرى من شاروليز 0 لحم خنزير من بيريجورد000 حملان من بريطانيا ,لحم عجل من نورماندى0 |
| Brittany Kauffman tüm şarkıları biliyor. Ama buldog gibi görünüyor. | Open Subtitles | بريتاني كوفمان تعرف كل الاغاني ولكنها تبدو مثل الملاكم |
| Brittany Kaufmann'ın annesi ufak yavrusunun istediği her şeyi alamasına katlanamıyor. | Open Subtitles | والآن أم بريتاني كوفمان لا تحتمل أن طفلتها الصغيرة لا تنال كل ما تتمناه |
| Müdüre Gita ve Brittany'in annesiyle konuştum ve.. | Open Subtitles | حسنا، لقد تحدثت مع الناظرة جيتا ووالدة بريتاني وقررنا |
| ...Brittany'in Sandy'i oynamasına ve senin Rizzo'yu oynama karar verdik. | Open Subtitles | أن أفضل شئ لو لعبت بريتاني دور ساندي ولعبت أنت دور ريزو |
| Unutma, Brittany, çoğu işveren suç işlediğini biliyor olacak. | Open Subtitles | تذكر , بريتاني , معظم أرباب العمل المحتملين سوف يعلمون بالفعل انك كنت مجرم سابق |
| 1945'ten beri tatillerimizi Brittany'de geçiriyoruz. | Open Subtitles | لقد قضينا إجازاتنا منذ عام 1945 في "بريتاني"*. ? *? |
| Siz onların yerindeyken Brittany ve Tiffany'i daha çok sevdik. | Open Subtitles | .. (أحببنا( بريتاني)و (تيفاني. أكثر بكثير عندما كنتم أنتم هم |
| Hatırlayabildiğim kadarıyla, Brittany van Horn'un çimenlerini kokluyordun. | Open Subtitles | منذ فترة طويلة على ما أذكر كنتي تنافسين برتني فان ترك |
| - Brittany'yi o dört gözlü zavallıdan ayırıp, gerçek bir kraliçeyle çıkmasını sağlayabilirim. - | Open Subtitles | يمكن أن أجعل برتني تترك الخاسر ذو الأربع أعين وتذهب للملكة الحقيقية |
| Brittany, bu soruların uygun olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | برتني ، أنا لا أعتقد أن هذه الأسئلة لائقة |
| Brittany, üzgünüm ama üzerinde çalışmam gereken şarkılar var. | Open Subtitles | برتني ، أنا آسف ولكن يجب أن أعمل على بعض الأغاني |
| Hay Allah, Brittany, neden bu kadar aptalsın? | Open Subtitles | يا الهي ، برتني لماذا أنت غبية جدا ؟ |
| Brittany'e giderim, orada sevdiğim bir yer var. | Open Subtitles | "أذهب إلى "بريطانيا, إلى المنطقة التي أحبّها |
| Doğru..ben Brittany bu kız kardeşim Eleanor | Open Subtitles | -هذا صحيح, أنا "بريتنى" و هذه أختى "إلينور " |
| Bu, şu yeşil yosunsu balçıkla kaplanmakta olan Brittany kıyısından. | TED | من بريتني الساحلي والذي أصبح مغطى بهذه الخضرة وحل الطحلب |
| Ek olarak, Cherbourg ve Brittany limanlarına da yakındı. | Open Subtitles | كما إنها كانت قريبه من موانئ (منطقتى (شيربورج) و (بريتانى |
| Eğer Brittany beni görürse, buzdan heykel gibi durabilirim ve yanımdan geçip gider. | Open Subtitles | حسناً، سأتظاهر أني تمثال حجري إذا (ربيتني) رأتني، بعد ذلك ستمر فقط بقربي. |