| Jessica, sadece Brody'i bekliyordun, hepsi bu. | Open Subtitles | اوه, جيسيكا, كنتِ فقط متمسكة برجوع برودي, هذا كل ما في الامر. |
| Brody'i bu sayede yakalayacağız. | Open Subtitles | هذه هي الطريقة التي سوف نقبض بها على برودي. |
| Brody'i topuk kilide aldım ve ters yöne döndü. | Open Subtitles | كان برودي في كعب قفل وانه نسج بطريقة خاطئة. |
| Brody'i de çağırdım telsizden, kontrolleri tercüme etsin diye. | Open Subtitles | ,قد حدثت "برودي" باللاسلكي ليأتي هنا للمساعدة في ترجمة ازرار التحكم استغرقت نصف ساعة |
| Saul, Brody'i yakalayacağız. | Open Subtitles | سول, سوف نلقي القبض على برودي. |
| Brody'i Roya'yla konuşturmamız gerek. Adamın kimliğiyle ilgili bir şeyler öğrenebilmesi için. | Open Subtitles | علينا إرسال (برودي) إلى (رويا) ثانية ليعرف منها شيئاً عن هويّة الرجل |
| Walden birdenbire Brody'i def ederse, diğer taraf bir şey döndüğünü anlar. | Open Subtitles | إذا (والدن) تخلّى عن (برودي) فجأة، الطرفُ الآخر سيعلمُ أنّ شيئا حدث. |
| - Gelip Brody'i götürdüler. | Open Subtitles | جاءوا فقط واستغرق برودي بعيدا. من فعل؟ |
| - Brody'i dinlesen iyi olur, dostum. | Open Subtitles | - يمكنك الاستماع إلى أفضل برودي، رجل. - برودي: |
| Ah, hayır, hayır. Brody'i beklemeyin. | Open Subtitles | آه لا تُنتظرْ برودي |
| Bayan, Mike Brody'i tanıyor musunuz? | Open Subtitles | سيدتي .. هل تعرفين " مايك برودي " ؟ |
| Ve Brody'i menejer olarak çağırıyorlar. | Open Subtitles | يريدون من "برودي" أن يدير الفريق |
| Tek istediğim Çavuş Brody'i izleyecek birkaç kişi. | Open Subtitles | كل ما أحتاجه هو أشخاص يراقبون . (الرقيب ( برودي |
| Eger bir terorist ise Brody'i ucaktan indigi andan itibaren izlemeliyiz. | Open Subtitles | (نحتاج إلى مراقبة (برودي والتنصت إليه حالما يخرج من الطائرة |
| Brody'i halk onune cikarmaliyiz ki savasin bitmekten cok uzakta oldugunu gorsunler. | Open Subtitles | نحتاج إلى أن يبقى برودي) تحت الأضواء) ليذكّر الأميركيين بأنّ المسألة لم تنته بعد |
| Baskan Yardimcisi cavus Brody'i halk onune cikmak icin ikna etmede senin parmaginin oldugunu soyledi bana. | Open Subtitles | أخبرني نائب الرئيس أنّك مسؤول (عن إقناع (برودي في نشر قصّته علناً |
| Sen de benim kadar Brody'i gozetledin. - Bir fikrin olmali. | Open Subtitles | لا بدّ من أنّك كوّنت فكرة بعد مراقبة (برودي) بقدري |
| Bana, Virgil'e ve Max'e Brody'i izleme isini ver. | Open Subtitles | (دعني أستعيد مراقبة (فيرجل (و(ماكس) على (برودي |
| Brody'i halk önüne çıkarmalıyız ki herkes savaşın bitmekten çok uzakta olduğunu görsün. | Open Subtitles | نريد ( برودي ) أمام الرأي العام لكي يذكّر ( أمريكا ) بأنّ هذا بعيدٌ . كل البعد عن النهاية |
| Brody'i, Hamid'e o aleti verirken görmüyorum, ya sen? | Open Subtitles | لم أرى ( برودي ) يعطي شيئاً لـ ( حميد ) , هل رأيتِ ؟ |