| Sekreterim Bay Bryan'ın beni görmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد اخبرتنى سكرتيرتى ان السيد برايان يريد مقابلتى, |
| Kendinizi birden, Bryan'ın bir prensese aşık olduğu bir gezende bulursunuz. | Open Subtitles | ينتهي بك الامر في كوكب حيث يقع برايان بحب الأميرة |
| "Y" ile yazılan Bryan'ın seninle ilgilendiğine yemin ederim. | Open Subtitles | استطيع ان اقسم ان برايان بحرف الـ واي كان يتفقد منظرك |
| Kurbanlar, ruhlar ya da bana olan şeyler Bryan'ın umurunda değil, tamam mı? | Open Subtitles | برايان ليس مهتماً لا بالأشباح ولا بالضحايا أو أي شيئ متعلق فيني |
| Sana inandığımı varsayalım. Bryan'ın ele geçirildiğini ya değiştiğini. | Open Subtitles | لنتفرض أني صدقتك و برايان تم الإستحواذ عليه أو تغير |
| Üstelik o bir anneydi ve küçük oğulları Bryan'ın... giydirilmesi, eğitilmesi ve şımartılması ona huzur verecekti. | Open Subtitles | إضافة إلى إنها كانت أم وسيكون لديها راحة كبيرة "في ملابس، وتعليم وتدليل الصغير "برايان |
| Bryan'ın sekizinci yaş gününde yerel aristokrasi, ekabir ve çocukları... saygılarını sunmaya geldiler. | Open Subtitles | من أجل عيد ميلاد "برايان" الثامن، المحليون جائوا للتعبير عن إحترامهم |
| Bryan'ın doğum günü için olduğunu söyle, sürpriz olmasını istiyorum. | Open Subtitles | "وأخبرهم أنه من أجل عيد ميلاد السيد "برايان وأني أريد أن أجعلها مفاجأة |
| Yani Bryan'ın ele geçirildiğini söylüyorsun. | Open Subtitles | تقصد إنها إستحوذت على برايان أليس كذلك |
| İddia makamında, "Dünya Köktenci Hıristiyan Birliği", William Jennings Bryan'ın hizmetlerini garantiye almıştı. | Open Subtitles | بالنسبة للإدّعاء, أمّنت الرابطة العالمية المسيحيّة الأصوليّة خدمات (ويليام جينينغز برايان). |
| Merhaba. Ben de az önce kedim Bryan'ın resmini çiziyordum. | Open Subtitles | مرحباً ، كنت أرسم صوره لقطي "برايان" |
| - Bryan'ın güvenlikten geçtiği saati tespit ettiniz mi? | Open Subtitles | هل رأيتِ ما مرّره (برايان) من الأمن؟ - .أجل - |
| Bryan'ın Maurie ile yüzleşmek için tuvaletten sıvıştığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نعتقد أنّ (برايان) قد خرج .(من الحمام لمُواجهة (موري |
| Bryan'ın arabası dövüşün yapıldığı o deponun yakınlarında bulundu. | Open Subtitles | وُجدت سيارة (برايان) مهجورة عند ذلك المستودع حيث تُعقد المجالدات |
| - Bryan'ın şartlı tahliye edildiğini bilmiyorduk... - ...ama Taylor'la Dimitri için konuştuk. | Open Subtitles | لم نعرف أن (برايان) خرج تحت إطلاق سراح (مشروط لكننا تكلمنا مع (تيمر) عن (ديميتري |
| Nick, Bryan'ın arabasına bakabilir. Ben Taylor'la konuşurum. | Open Subtitles | (ليتولى (نيك) مسألة سيارة (برايان (وسأتحدث أنا مع (تيمر |
| - Bryan'ın işin içinde olduğunu neden söylemedin? | Open Subtitles | -لماذا لم تخبريني أن برايان معكم |
| Söyler misin? Bryan'ın kafasının içine girmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | -نحاول الوصول إلى ما يفكر به برايان |
| Bryan'ın hazımsızlık sorunu var ve kendini iyi hissetmiyor. | Open Subtitles | (برايان) يعاني من عسر بالهضم، و لا يشعر أنه بخير |
| Ben Bryan'ın babası Vincent Smet. Biraz konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | "أنا (فينسنت سميت) والد (برايان) أيمكننا التحادث؟" |