| Demek istediğim Bu aile facianın ta kendisi, ve sonra... | Open Subtitles | أقصد أن هذه العائله تتجه الى الهاويه ثم بعد ذلك ـ ـ |
| Ayrıca Bu aile hastanelerden yeterince çekti. | Open Subtitles | بجانب أن هذه العائله إكتفت من آلام المستشفيات |
| Bu aile biz daha tedaviyi bilmeden çok önce mahvolmuştu zaten. | Open Subtitles | هذه الأسرة عائث فيها الفساد قبلما نعلم بأمر الترياق بأمدٍ طويل |
| Bu aile, bu savaşta üstüne düşeni yaptı. | Open Subtitles | تلك العائلة لقد سئمت من المقاتلة في تلك الحرب |
| Bu aile için her şeyimi veririm ama annemin dükkanına gidip çalışmam. | Open Subtitles | انا سأفعل المستحيل لهذه العائلة ولكن لن أعود لأعمل في متجر أمي |
| Bu aile her televizyona çıktığında çok şaşırıyorum. | Open Subtitles | مشاهدة هذة العائلة في التلفزيون كل مرة احب ذلك كثير |
| Bu aile buluşmasına geldiğiniz için hepinize teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | اود شكركم جميعا لمجيئكم لاجتماع العائلة هذا |
| Bu aile için ne kadar büyük bir aşktan vazgeçiyorum biliyor musun? | Open Subtitles | اتعلم كم من الحب وجب علي التخلي عنه لأكون في هذه العائلة |
| Bu aile içinde olan her şeye müdahil olmanıza gerek olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انك يجب أن تتدخل في كل شئ يحدث فى هذه العائله |
| Bu aile kaybettikleri kızının yeri doldurabilecek birini istiyor. | Open Subtitles | هذه العائله تريد ابنه بعد ابنتهم التي فقدوها |
| Bu bebek Bu aile için uzun zamandır olmuş en önemli olay olacak. | Open Subtitles | هذا الطفل هو أكبر شئ ستحدث في هذه العائله منذ زمن طويل |
| Bak yanlış anlama ama bence Bu aile yeterince acı yaşadı. | Open Subtitles | اسمعن مع كامل الاحترام أظن أن هذه الأسرة عانت بما يكفي |
| Evlat... Bu aile çok büyük acılar yaşadı, ve bu bayanın anlaşmaya varmak istediği hissine kapıldım. | Open Subtitles | يا بني هذه الأسرة قد مرّت بالكثير و أشعر أن هذه المرأة تريد تسوية |
| Masanın altındasın. Kısa ömürlerinden dolayı, Bu aile üyeleri bizi üzüyor. | Open Subtitles | لأن الحياة أقصر مما نتصوره أعضاء هذه الأسرة حطّموا قلوبنا |
| Bütün bu geziler ve konuşmalar bu aileyi kurtaramaz çünkü Bu aile parçalanmış değil! | Open Subtitles | كل تلك الرحلات وكل الأحاديث لا يمكنها انقاذ تلك العائلة لأن تلك العائلة ليست محطمة.. |
| O aileyi kaybedersem, Sadece Bu aile kalır. | Open Subtitles | إن خسرت تلك العائلة فلن يكون عندي سوى هذه العائلة |
| Bu aile için her şeyimi veririm ama annemin dükkanına gidip çalışmam. | Open Subtitles | انا سأفعل المستحيل لهذه العائلة ولكن لن أعود لأعمل في متجر أمي |
| Bu aile salak, baş belası polisleri artık görmek istemiyor. | Open Subtitles | ولم يعد لهذه العائلة حاجة لشرطي مغفل لعين وجالب للأسى. |
| Bu aile oldukça ilginç görünüyor. | Open Subtitles | هذة العائلة تبدو فعلا مثيرة للإهتمام. |
| Bu aile toplantısının üniversite fonumun karbon ayak izini düşürmek için yapıldığını sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت ان اجتماع العائلة هذا كان من اجل تخفيض بصمة الكاربون |
| Bilirsin, Bu aile neden benim akılcı diyalog yeteneğimin... olmadığını düşünüyor bilmiyorum. | Open Subtitles | لماذا يظن الجميع في هذه العائلة أني لست قادرة على حديث منطقي؟ |
| Evet ama Bu aile berbat etmiş ve bitirmiş. | Open Subtitles | أجل، لكن هذهِ العائلة تم تخريبها عن طريق الخطأ |
| Tabii ya, neredeyse unutuyordum Bu aile hiç yanlış yapmaz. | Open Subtitles | نعم ، كدت أنسى أن الأسره لا تخطئ |
| Ben olmadan Bu aile nasıl tam olabilir ki? | Open Subtitles | كَيْفَ هذه العائلةِ تَكُونُ كاملةَ بدوني؟ |
| Bu aile Knicks ailesi, anladın mı? | Open Subtitles | هذه عائلة تؤيد فريق نيويورك نيكس)، فهتني؟ |
| Bu aile için 5 yıl önce bebek bakıcılığı yapmıştım. | Open Subtitles | كنتُ أعمل جليسة أطفال لتلك العائلة منذ خمسة أعوام مضت |
| Bu aile toplantısı yapıldığı zaman iki bin rupi 36 dolar ediyordu. | Open Subtitles | في وقت اجتماع العائلة كانت الـ 2000 ربية، تعادل 36 دولار |
| Çölü aşmalıyız büyükanne. Bu aile çölü aşmalı. | Open Subtitles | ينبغى أن نعبر الصحراء يا أمى العائلة ينبغى أن تواصل السير |