"bu dükkanı" - Translation from Turkish to Arabic

• هذا المتجر
• هذا المحل

bu dükkanı babandan ayrılınca dişimle tırnağımla bu güne getirdim.
لقد بدأت هذا المتجر من نقطة الصفر عندما تركت والدك.

Eğer Calvin kendi oğluna vermezse bu dükkanı bile devir alabilirim.
وربما سوف املك هذا المتجر اذا لم يعطيه كالفين لابنه

bu dükkanı açmak için çok çalıştım. Ama senin bana duyduğun inanç en büyük yardımcım oldu.
افتتاح هذا المتجر تطلب العمل الكثير ولكن ايمانك بي مكنني من ذلك

FBI mı? bu dükkânı hapishaneden yürütmek zor olsa gerek, sence de öyle değil mi?
سيكونُ صعباً إدارة، هذا المحل من السجن، ألا تعتقدُ ذلك؟

Amcam olmasaydı bu dükkânı alamazdık.
أتظنُ بأننا كنا سنحصل على هذا المحل لو لم يكن العم موجود؟

bu dükkanı devam ettirmek zorunda kaldı, ve dükkanı devam ettirmek için bildiği tek yol, bu insanlardı.
ناضل ليبقي هذا المتجر مفتوح وهؤلاء الناس هم الطريقة الوحيدة التي عرفت كيف

Onu ve bu dükkanı herkesten iyi tanıyorsun.
فأنتِ تعرفينه وتعرفين هذا المتجر أكثر مِنْ أيّ أحد

Biraz bu dükkanı araştırdım. Bölge'de 90 yıldır faaliyet gösteriyor.
أتعلم، تحرّيت عن هذا المتجر إنّه رابض في الحيّ طيلة 90 عام

bu dükkanı seviyorum. Buraya çok sık gelirim.
أحب هذا المتجر أتي إليه كثيراً

bu dükkanı tüm insanlık için açıyorum.
الآن أعلن عن افتتاح هذا المتجر لكل البشر (دينيس)!

Kokusu bu dükkanı gösteriyor.
حاسته قادتنا إلى هذا المتجر...

Ben bu dükkanı çalıştırıyorum.
أنا أدير هذا المتجر.

bu dükkanı beğendim. Sana mı ait?
أحببت هذا المتجر هل تملكه؟

Biliyorsun, bu dükkanı büyükbabam açtı.
أبي أنشأ هذا المتجر

- bu dükkanı seviyorum.
-أحب هذا المتجر

- Artık kendi evin olduğuna göre bu dükkânı devralmalısın.
الآن وبما أنك تملك منزلاً, فمن الأفضل أن تدير هذا المحل. ماذا؟

Hayır, eğer ölürsem bu dükkânı senin almanı istiyorum.
لا, إذا متُ, أريد منك أن تأخذ هذا المحل.

- Mezara girene kadar bu dükkânı satmam!
لن أبيع هذا المحل إلى أن يُسكب الترابُ على وجهي!