"bu kadından" - Translation from Turkish to Arabic

• هذه المرأة

Kendine bir iyilik yap ve bu kadından uzak dur.
و أسدِ معروف إلى نَفسِكِ إبقي بعيدة عن هذه المرأة

Bana bu kadından bahsettiğinden beri tanıdığım kişiden çok uzak bir yere gidiyorsun.
منذ أن أخبرتني بخصوص هذه المرأة وأنت تتغـير أكثر وأكثر مما أعـرفك عليه

Siyasetçiler. Yarı gerçeğin üstatları. bu kadından çok daha fazla ümitliydim.
السياسيون، سادة أنصاف الحقائق، كانت لديّ آمال كبيرة حيال هذه المرأة.

Ve bu da, bu kadının otopsisini incelemiş olan Washington Üniversitesi Genom Enstitüsü'nde çalışan meslektaşım Rick Wilson gibi insanlar sayesinde olacak. Rick bu kadından sağlıklı deri hücreleri
ويرجع الفضل لأشخاص مثل زميلي، ريك ويلسون، في معهد الجينوم في جامعة واشنطن، الذي قرر أن يلقي نظرة على تشريح هذه المرأة. وقام بالسلسلة، أخذ خلايا الجلد، جلد سليم،

- bu kadından asla hoşlanmadım. Buyurun, Bayan Hudson.
انا لا احب هذه المرأة مطلقا ادخلى يا سيدة هدسون

Merak etme, bu kadından istediğin kadar nefret etmeye hazırım.
فقط لمعلوماتك , أنا مستعدة لأن أكره هذه المرأة بأي طريقة تريديها

Hayatının yedi yılını bu kadından kurtulmak için harcadın.
لقد كنت تستغل أحاسيسك تجاه هذه المرأة لتتجنب حياتك لسبعة سنوات

Hemen hemen hiç tanımadığımız bu kadından, bize taşınmasını istedik.
سألنا هذه المرأة التي بالكاد نعرفها أن تعيش معنا

Mesele tartışma hazırlığına geldiğindeyse bu kadından öğrenebileceğin çok şey vardı.
عندما يأتي الأمر للتجهيز لمُناظرة، فهناك الكثير ممّا يُمكنك تعلّمه من هذه المرأة.

Gece boyunca bu kadından kurtulmaya çalıştım.
سأحاول التأكد من أن هذه المرأة بخير

Patrick, bu kadından iki çocuğun var.
لديك طفلان من هذه المرأة يا إيلين.

bu kadından şikâyetçi olmak istiyorum.
اريد ان اقدم شكوى ضد هذه المرأة الآن

bu kadından kaçış yok.
لا أستطيع الهروب من هذه المرأة

Neden daha önce bu kadından bahsetmediniz?
لماذا لم تخبريني عن هذه المرأة من قبل؟

Bir, bu kadından çok iyi bir terapist olurdu.
الأول , هذه المرأة ستكون أخصائية رائعة

Üzgünüm, biz... biz... bu kadından hiçbir şey bilmiyoruz.
آسفة لسنا نعلم أي شيء عن هذه المرأة

"Tamam,artık bu kadından hoşlanıyorum".
... حسنا, الآن أنا أحب هذه المرأة.

bu kadından hoşlanıyorsun?
اتحب هذه المرأة

Müthiş bir şey bu. bu kadından taşan sevgiyi hissedebiliyorum.
أشعر بحبٍ نابع من هذه المرأة

Çünkü sen bu kadından hoşlanıyorsun
لأنـك حقاً تحب هذه المرأة