| Yaşlısı ise Bu karardan oldukça mutlu bir durumda. | TED | بينما وجه النفس المستقبلية يبدو سعيداً مع هذا القرار. |
| Bununla birlikte, bu karar herkesi etkiler ve Bu karardan kurtulmanın tek yolu vardır. | Open Subtitles | ' مع ذلك، هذا القرار يؤثر علينا جميعا وهناك فرصة وحيدة واحدة لفهمه بشكل صحيح. ' |
| Umalım ki hepimiz senin verdiğin Bu karardan dolayı pişmanlık duymayız. | Open Subtitles | دعونا نأمل ألا نندم جميعا على هذا القرار |
| Şu adam kardeşini aldığı anda baban Bu karardan pişman oldu. | Open Subtitles | ندم والدك على ذلك القرار لحظةَ أخذَ ذاك الرجل أخاك. |
| Bu karardan öfkelenen babası Jacob'ın mali desteğini kesti. | Open Subtitles | وما ترتب على ذلك القرار حيث حرمه والده من النقود |
| Bu karardan hâlâ kuşkuluyum. | Open Subtitles | إنه قرار مازال لدي شك كبير بشأنه |
| Bu karardan hâlâ kuşkuluyum. | Open Subtitles | إنه قرار مازال لدي شك كبير بشأنه |
| Verdiğiniz Bu karardan dolayı çok mutluyum. | Open Subtitles | انا سعيد لأنك أخذت هذا القرار الصائب |
| Bu karardan hemen vazgeçiyorum. | Open Subtitles | لقد ندمت علي هذا القرار في الحال |
| Bu karardan pişman olmayacaksınız Bayan Patterson. | Open Subtitles | لن تندم على هذا القرار باترسون |
| Bu karardan pişman olmayacağım. | Open Subtitles | لن أندم على هذا القرار |
| Ve sen Bu karardan döndün. | Open Subtitles | وأنت أخذت ذلك القرار بنفسك |