| Bu balıktan sonra, bu kayanın altına kendisini saklamış, kırmızı floresan iskorpitle tanıştık. | TED | بعد هذه السمكة، تعرفنا بعقرب الماء الأحمر المضيء هذا متغطي ومختبئ في هذه الصخرة. |
| bu kayanın vakumlanıp nitrojen içinde mühürlenmesinin sebebi de bu. | Open Subtitles | لهذا هذه الصخرة مفرغة من الهواء بالنيتروجين. |
| Kızın bir parçasının bu kayanın parçası olduğundan bahsediyorum. | Open Subtitles | انا اتكلم عن ان جزء منها اصبح جزء من هذه الصخرة |
| Şimdi, bu kayanın karşısında toprak bükücü gibi durabilmek için gereken vasıflara sahip misin? | Open Subtitles | الآن ، أتستطيع مواجهة تلك الصخرة كمُخضع أرض؟ |
| Bunlardan bu kayanın eskiden sıvı bir balçık şeklinde olduğunu anlıyoruz. | Open Subtitles | ما تخبرك أن هذه الصخور بدأت كسوائل كثيفة |
| "bu kayanın kalbimden alınmasını nasıl da dilerdim." | Open Subtitles | "كم اتمنى ان هذه الصخرة يمكن اتخاذها من قلبي." |
| bu kayanın güneş, bunun ise Merkür olduğunu düşünün. | Open Subtitles | تخيل أن هذه الصخرة هي الشمس وهذا هو "عُطارد". |
| Ben de sana şunu söyleyeyim, ben kilisemi bu kayanın üzerine kuracağım. | Open Subtitles | "وأنا أقول لك أيضاً، على هذه الصخرة سأبني كنيستي." |
| - Kimse oturamaz bu kayanın oturduğu gibi... | Open Subtitles | - "لا يتسمر أحد مثل هذه الصخرة" |
| "bu kayanın üzerine, kuracağım kilisemi." | Open Subtitles | "على هذه الصخرة , سأبني كنيستي." |
| Asker, bu kayanın adını... | Open Subtitles | أيها العريف , قم بتسمية هذه الصخرة ب... |
| Sen Petrus'sun ve ben kilisemi bu kayanın üzerine kuracağım. | Open Subtitles | انت (بطرس) وعلي هذه الصخرة ابني كنيستي |
| Maymunlar bu kayanın sadece kendilerine ait olduğunu düşünür ancak bazı istenmeyen misafirler de vardır. | Open Subtitles | القرود يظنون أنهم يمتلكون تلك الصخرة ولكن هناك بعض المستأجرين |
| bu kayanın üstündeki her hareketimizi duyuyor. | Open Subtitles | يمكنه سماع كل حركة نحدثها على هذه الصخور ... |