| İşverenlerin çalışanları ile bu konuşmaları yapmaları zorunlu olmalı. | TED | يجب أن يكون إلزامياً على المدراء عمل هذه المحادثات مع موظفيهم. |
| Federal bir hakim bu konuşmaları duymanızı istemiyor. | TED | قاض اتحادي لا يريد لكم أن تسمعوا عن هذه المحادثات |
| Sonra da cep telefonumla interneti tersine çevirerek bu konuşmaları takipçilerime canlı yayınlamaya başladım. | TED | ثم، مع هاتفي الخلوي، لقد انقلبت الإنترنت ضد نفسه وبدأت في البث هذه المحادثات الحية لمتابعى |
| bu konuşmaları kaydettiklerini biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تعلم إنهم يسجلون هذه المكالمات أليس كذلك ؟ |
| bu konuşmaları kaydediyorlar. | Open Subtitles | تعلمين إنهم يسجلون هذه المكالمات |
| Bak, yanına gelmemi istemezsen, gelmem bu konuşmaları gönüllü yapıyorum. | Open Subtitles | إن كنت لا تُريدُني أن آتي لن آتي هذه المحادثات إختياريه |
| bu konuşmaları tek başıma yapabileceğimi düşünüyorum. | Open Subtitles | أود أن أفكر أنني يمكن أن يكون هذه المحادثات بمفردي. |
| Bütün bu konuşmaları katda aldığımız için sevindim.Fakat | Open Subtitles | أنا سعيد أننا نسجل كل هذه المحادثات |
| bu konuşmaları senden başkasının duymasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد هذه المحادثات ليسمع مرة اخرى |