| Bu onları benimle dalaşmadan önce bir kere daha düşündürüyor. | Open Subtitles | يجعلهم هذا يعيدون النظر قبل أن يفكرو بالعبث معي |
| Evet. Bu onları bir süre oyalar. | Open Subtitles | اجل, سوف يجعلهم هذا مشغولين لفتره من الوقت |
| İçeri almaya başla. Bu onları biraz afallatır. | Open Subtitles | ابدأ باستدعائهم, سيستغرقهم مطولاً للوصول إلى هنا مستندين إلى عصيهم التي تساعدهم على المشي |
| Bu onları olduklarından daha da öldürücü yapar. | Open Subtitles | وهذا يجعلهم أكثر خطورةً من أي وقت |
| Bu onları tüm zamanların en gelişmiş medeniyeti yapar. | Open Subtitles | هذا سوف يجعلهم رقم واحد دائماً فى الحضارات المتقدمة |
| Bu onları bir kaç dakikaya ayıltır. | Open Subtitles | هذا سيوقظهم خلال ثواني |
| Görelim, Bu onları nereye götürecek. | TED | لنترَقَب إلي أين سيقودهم ذلك. |
| Bu onları mutsuz etmez mi? | Open Subtitles | -بحياة الإنجليز المترفة -ألن يجعلهم هذا حزناء؟ |
| Bu onları rahatlatır. | Open Subtitles | يجعلهم هذا مرتاحين |
| Bu onları yalancı yapmaz. | Open Subtitles | لا يجعلهم هذا كاذبين |
| - Bu, onları düşman mı yapar? | Open Subtitles | -ألا يجعلهم هذا أعداء؟ |
| İçeri almaya başla. Bu onları biraz afallatır. | Open Subtitles | ابدأ باستدعائهم, سيستغرقهم مطولاً للوصول إلى هنا مستندين إلى عصيهم التي تساعدهم على المشي |
| Ve Bu onları bizden 500 yıl daha yaşlı ve daha güçlü yapar. | Open Subtitles | وهذا يجعلهم بعمر 500 عام وأقوياء. |
| Bu onları hem korkunç hemde tehlikeli yapardı. | Open Subtitles | وهذا يجعلهم مرعبين وخطيرون |
| Ve Bu onları bilinemez yapar. | Open Subtitles | وهذا يجعلهم مجهولين |
| Bu onları uyutacak. | Open Subtitles | هذا سوف يجعلهم ينامون |
| - Bu onları terletecek. | Open Subtitles | - هذا سوف يجعلهم يتعرّقون. |
| Bu onları uyandırır. | Open Subtitles | هذا سيوقظهم |
| Bu onları dakikalar içinde buraya getirecektir. | Open Subtitles | هذا سيقودهم الى هنا فى دقيقة واحدة |