| İşte Bu paket bizi müdüriyete getirdi. | Open Subtitles | الآن، هذا الطرد سوف يوصلنا لمبنى الإدارة |
| Bu paket Dr Richard Flemming'e Dr Richard Flemming tarafından gönderilmiş. | Open Subtitles | هذا الطرد تم ارساله لدكتور فليمينج و قد ارسله لنفسه |
| Bu paket yönetim kurulundan geliyor ve üzerinde "acil" ibaresi var. | Open Subtitles | هذا الطرد وصل من مجلس الإدارة وقد كتب عليه .. عاجل أجل إنه حول النشرة القادمة |
| Elimizde sadece Bu paket tasarımı ile yurtdışında bir hesapta bulunan çok fazla para var. | Open Subtitles | لدينا فقط صندوق الكرتون هذا وكيس مليء بالمال ينتظرنا في أحد البنوك الخارجية |
| Elimizde sadece Bu paket tasarımı ile yurtdışında bir hesapta bulunan çok fazla para var. | Open Subtitles | لدينا فقط صندوق الكرتون هذا وكيس مليء بالمال ينتظرنا في أحد البنوك الخارجية |
| Bu paket, Çin ofisimize hemen ulaştırılmalı. | Open Subtitles | هذه الحزمة يجب أن تُرسل إلى مكتبنا الصيني فورًا. |
| Bu paket senin için. | Open Subtitles | هذه الحزمة لك. |
| Bu paket darbelere karşı oldukça dayanıklı. | Open Subtitles | هذه العلبة هي معزولة بشدة لأمتصاص الصدمات |
| Fark etmediysen diye söylüyorum Bu paket gitmen için. | Open Subtitles | في حال لم تلاحظ , هذه العلبة لكي تأخذها معك |
| Neredeyse unutuyordum. Bu paket sana geldi. Bu tuhaftı. | Open Subtitles | أوه، كدت أنسى لقد وصل هذا الطرد لك هذا كان غريبا |
| Beyler, Bu paket size... | Open Subtitles | مرحبا يا شباب ,وصل هذا الطرد لـ |
| Anladığım kadarıyla, Bu paket Lille'in hemen dışındaki bir yerden Tayland'a gönderilecek. | Open Subtitles | مما فهمته هذا الطرد من المفترض سينقل من مكان ما خارج "ليلي" إلى تايلاند |
| Fakat, Bu paket farklıydı. | Open Subtitles | ولكن هذا الطرد كان مختلفا. |
| Bu paket yerine teslim edilsin. | Open Subtitles | فقط إحرص على تسليم هذا الطرد. |
| Bu paket Rajiv'in değil. | Open Subtitles | هذه العلبة لا تخص راجيف. أنها لى |