| Heller zerre kadar umurunda olmayabilir ama Bu saldırılar olursa, masum insanlar ölecek. | Open Subtitles | ربما لا يهمك هيلر ولكن ان نفذت هذه الهجمات العديد من الآبرياء سيموتون |
| Bu saldırılar planlanmış, kadınlar dikkatle seçilmiş. | Open Subtitles | هذه الهجمات تم التنظيم لها بدقة وتم اختيار هؤلاء السيدات بعناية |
| Adamın saplantısına göre Bu saldırılar bir tür flört. | Open Subtitles | في اوهامه, هذا الرجل يظن ان هذه الهجمات هي مواعيد |
| Bu saldırılar devam ettiği sürece o nefret büyümeye devam edecek. | Open Subtitles | ما دامت تلك الهجمات مستمرة سيتأرجح الكره |
| Avrupa'dan gelen habere göre Bu saldırılar güneş doğduğunda duracakmış. | Open Subtitles | هناك تقرير قادم من أوروبا أن هذا الهجوم |
| Ve Bu saldırılar rastgele değil. | Open Subtitles | هذه الهجمات يمكن أن تكون أى شئ إلا عشوائية |
| Bu saldırılar bir çok sivilin ölmesine neden oldu. | Open Subtitles | هذه الهجمات أوقعت العديد من الضحايا في صفوف المدنيين |
| Bu saldırılar ayarlanmış, düzenli ve maksimum yıkıma ve paniğe yol açmak amacıyla son derece şiddetli. | Open Subtitles | هذه الهجمات كانت منظمة للغاية و منهجية و عنيفة للغاية لنشر الرعب و الدمار |
| Efendim, Bu saldırılar sadece bizim ajanlarımıza yönelik değil aslında, bu bir saldırı ile çığ gibi büyümek istiyorlar. | Open Subtitles | هذه الهجمات ليست على عملائنا فقط ياسيدي في الواقع إنها هجمات على القسم كله |
| Bu saldırılar devam ettikçe giderek daha çok onun etkisi altına girecek. "Dün gece, karanlıkta beyazlı gizemli kadın küçük çocuklara saldırdı." | Open Subtitles | باستمرار هذه الهجمات, تصبح تحت تأثيره أكثر فأكثر "مزيد من الهجمات على الأطفال الصغار |
| Bu saldırılar rasgele değiller. | Open Subtitles | انظر، هذه الهجمات ليست عشوائية |
| Chloe, Bu saldırılar bir çizgi halinde gerçekleşmiş. | Open Subtitles | كلوي ، هذه الهجمات شكل خط مستقيم. |
| Bu saldırılar planlama ve odaklanma gerektiriyor. | Open Subtitles | هذه الهجمات تطلبت تخطيطا و تركيزا |
| "Bu saldırılar genelde düşük olarak teşhis edilir. | Open Subtitles | ,تشخص هذه الهجمات بشكل خاطئ دائماً |
| Bu saldırılar yaklaşık 15 dakikada bir oluyor. | Open Subtitles | هذه الهجمات تحصل بمعدل كل خمس عشر دقيقة |
| Kraliçem, Bu saldırılar bizi öldürüyor. | Open Subtitles | ملكتى، هذه الهجمات تقتلنا |
| Başkan Taylor'ın Bu saldırılar durdurulana kadar harekâtı başlatmayacağını kendin söylemiştin. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بنفسك بأن الرئيسة (تيلور) لن تأمر بسحب القوات من "سنجالا" -حتى تنتهي هذه الهجمات |
| Tüm Bu saldırılar sadece daha da kötüye gidecek. En kısa zamanda evlenmemiz gerek. | Open Subtitles | تلك الهجمات لن تزيد إلّا سوءًا، علينا أن نتزوج بأسرع وقت. |
| İşime yöneltilen Bu saldırılar benim ailemin can damarına basıyor. | Open Subtitles | تلك الهجمات على أعمالي، وعلى عائلتي |
| Bak, Afganistan'a Bu saldırılar yüzünden gittik. | Open Subtitles | لقد دخلنا " أفغانستان " بسبب هذا الهجوم |
| Sophia, Bu saldırılar iyidir. | Open Subtitles | "صوفيا"، هذا الهجوم جيد. |