| Evet, bu tasarımı elde etmek için yüzyıllar boyunca yüzlerce insan gerekti. | TED | ونعم، لقد تطلب الأمر مئات الأشخاص عبر القرون للوصول هذا التصميم. |
| bu tasarımı satarsan dünyanın en büyük en gösterişli sessiz kasabasını kuracağız. | Open Subtitles | بيعني هذا التصميم يا بيل وسنشيد أضخم وألطف وأهدأ مدينة رأيتها في حياتك |
| bu tasarımı biliyorum. Yapay zekaya sahip bir yapının parçası. | Open Subtitles | أعرف هذا التصميم هو جزء من تركيب الدماغ التفاعلي |
| Alkışlar pastanede bu tasarımı yapan ekibe. | Open Subtitles | تحيه لفريق المعجنات في المحل . لفعلهم هذا التصميم لكم |
| David özellikle bu tasarımı beğendi, çünkü imza günlerinde, ki onlardan çok yapıyor, eline bir keçeli kalem alıp bunu yapabilir. | TED | وقد أحب ديفيد هذا التصميم على وجه الخصوص بسبب توقيعات الكتب، وهو يقوم بالكثير منها، يمكنه أن يتناول قلما سحريا ويقوم بهذا. |
| Merkezde üç ev seçtik ve buradan başladık. Birkaç tasarım yaptık, herkes bu tasarımı sevdi, uçurtma uçuran bir çocuk. | TED | قمنا باختيار ثلاثة منازل في منتصف الحي السكني ومن هنا بدأنا، وصممنا بعض التصاميم وأحب الجميع هذا التصميم لصبيّ يلعب بطائرة ورقية |
| bu tasarımı hiç görmedik. | Open Subtitles | لم نرى هذا التصميم أبداً |
| bu tasarımı daha önce görmüştüm. | Open Subtitles | رأيتُ هذا التصميم من قبل |