| Şimdi sana ihtiyacım var herhangi biri bu telefonu keşfetmeden satış anlaşması yapalım. | Open Subtitles | الأن أنا أحتاجك لوضع اتفاقية شراء قبل وصول أي شخص آخرإلى هذا الهاتف. |
| Bilmeni istiyorum ki bu, bu telefonu kullandığım son sefer. | Open Subtitles | اريدك أن تعلم أنها أخر مرة سأستخدم بها هذا الهاتف |
| Ìyi haberi hemen ver. bu telefonu kullanabilirsin. | Open Subtitles | اخبرها بالأخبار الجيدة بإمكانك إستخدام هذا الهاتف |
| Her ihtimale karşı bana ulaşman gerekirse bu telefonu kullanacağım. | Open Subtitles | سأحتفظ بهذا الهاتف في حال طرأ شيء جديد وأردت مكالمتي. |
| Umarım bu telefonu kişisel görüşmelerin için kullanmıyorsundur. | Open Subtitles | أتمنى بأنك لم تستخدم ذلك الهاتف في إجراء إتصال شخصي |
| Çok iyi gidiyor olsak da bu telefonu açmam gerek. | Open Subtitles | من الجيد بأنَ يستمر ذلك علّي الرد على هذه المكالمة |
| bu telefonu kaldıracağız ve ahbabın Yüzbaşı Reed'i arayacağız. | Open Subtitles | نحن سنلتقط هذا الهاتف وندعو النقيب ريد رفيقك |
| Güzel. Bizim tarafı sessiz tut. bu telefonu kaybetmek istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، لنخفض اصواتنا انا لا اريد ان اهمل هذا الهاتف |
| Hayır, bu telefonu daha dün kullandım, başka bir tane bulalım. | Open Subtitles | لا، لا أريد إستخدام هذا الهاتف فقد استخدمته البارحة |
| Sorun yok. İnsanların bu telefonu kullanmasını istemiyoruz sadece. | Open Subtitles | لايوجد مشكلة، نحن فقط لانريد أن يستخدم الناس هذا الهاتف |
| Birisi bu telefonu arabada unutmuş olmalı. | Open Subtitles | لابد وان شخص ما ترك هذا الهاتف في السياره ، انه ليس |
| Görünüşe göre biraz önceki karışıklık sırasında biri bu telefonu düşürmüş. | Open Subtitles | أوه, أنا وجدت هذا الهاتف, لذلك أنا اتعجب لمن يكون. |
| Sana söylemeye çalıştığım şu, bu telefonu artık kullanmak istemiyoruz. | Open Subtitles | هذا ما كنت أحاول إخبارك به لا نريد استعمال هذا الهاتف نهائيا |
| bu telefonu 40 dolara aldım ondan. Sizin mi ? | Open Subtitles | اشتريت منه هذا الهاتف ب 40 دولار هل هو لك ؟ |
| Şu an bu telefonu zeminde paramparça etmemem için tek bir neden söyle. | Open Subtitles | أعطني سببًا واحدًا يمنعني من تحطيم... هذا الهاتف رميًا على الأرض الآن؟ ... |
| Daha hızlı olanı, mucidi çok tecrübeli olmadığından belli bir fiyat için bu telefonu alabilirim. | Open Subtitles | انها أسرع، وإذا كان المخترع لم يطلق منتج ولم يوقع العقود يمكنني أن أحصل على هذا الهاتف بأي ثمن. |
| Tüm mağazalardan bu telefonu alman gerek sana şirket kartını vereceğim. | Open Subtitles | أريدك أنت تذهب إلى محلات التى تبيع هذا الهاتف وأشتريهم كلها سأعطيك بطاقة الأئتمان الخاصة بشركتي |
| Peki, ama aklına bir şey gelirse, bu telefonu bizi aramak için bir anımsatıcı olarak al. | Open Subtitles | حسنا, لكن إذا فكرت في أى شيئ إستخدم هذا الهاتف كتذكير لتتصل بنا |
| bu telefonu arayan son numaranın yerini saptamanı istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج منك أن تتعقب آخر رقمٍ إتصل بهذا الهاتف. |
| bu telefonu yanında tut. | Open Subtitles | احتفظ بهذا الهاتف وإنتظر مكالمتي. |
| Eve gittiğimde paspasın üzerinde bu telefonu buldum. İçinde bir mesaj vardı. | Open Subtitles | عندما عدتُ إلى شقتي ، كان ذلك الهاتف على ممسحة الأرجل ، وعليه رسالة |
| Bir suç mahallini aradınız. bu telefonu dinliyoruz. | Open Subtitles | لقد أتصلت بمسرح جريمة نحن نسجل هذه المكالمة |
| Biri bana bu telefonu verdi. - Sanırım Edie'ydi di mi? | Open Subtitles | ليس الوصول شخص ما اعطاني هذا التليفون |