| Ama Bu ve işim dışında hayat genel olarak iyiydi. | Open Subtitles | و بجانب هذا و عملى معه الحياة كانت جميلة حقا |
| Anladım ki senle benim aramdaki fark Bu ve sen bunu anlamadın | Open Subtitles | هذا الفرق بيني و بينك أنا أدرك هذا و أنت لا تدركه |
| Minibüsümü gündüz gözüyle gördüm, olan bu, ve berbat bir durumda. | Open Subtitles | لقد شاهدت هذا, و نور الصباح ما يحدث و هذا سيء |
| Ve işte kazandığı da Bu ve gelmemiz gereken nokta da bu. | TED | وهذا ما حققته ، وهذا ما لدينا للوصول اليه. |
| Bu ve onların bizi susturabileceği gerçeği. | Open Subtitles | ذلك و حقيقة أنهم ربما قد منعونا عن العمل |
| Bu ve bunu alayım... bunu, bunu, bunu ve bunuda. | Open Subtitles | سوف آخذ هذه و هذه هذه، هذه، هذه و هذه |
| Bu ve danışmanlık parasıyla birlikte sonunda... | Open Subtitles | على أمل بعملى و نقود أستشارتك ...بأن نتمكن في النهاية |
| Hikayen Bu ve buna bağlı kalacaksın yani? | Open Subtitles | وهل هذهِ هي قصتك هذا ما سوف تتمسك بهِ ؟ |
| 40 bin. Bu ve artı çaldığın 10 bin 50 bin yapar. | Open Subtitles | 40ألف دولار، هذا بالإضافة إلى المبلغ الذي سرقته يصبح معك 50 ألف دولار |
| Bu ve cinayet silahı seni dört cinayetten sorumlu yapar. | Open Subtitles | هذا و سلاح الجريمة يضعك في المشنقة لاربعة جرائم. |
| Bu ve daha fazlası aradan sonra. Bizden ayrılmayın. | Open Subtitles | هذا و الكثير بعد الفاصل فوراً، فابقوا معنا |
| Bu ve bana hata yapmak anlamında yedi harfli bir kelime söyle. | Open Subtitles | هذا و تخبرني بكلمة من ثلاث أحرف مرادفة لكلمة غلطة |
| Bu ve osuruğumu gök gürültüsüne zamanlamam. | Open Subtitles | حسناً، هذا و وقت أخرجت الريح وقت العاصفة الرعدية |
| L Bu ve ben bunu sevmiyorum talep yoktu. | Open Subtitles | أنا لم أطلب هذا و لا يعجبني هذا |
| Ben geçerseniz Bu ve bunu bırakın... | Open Subtitles | .. لذا إذا غيرت .. هذا و تركت هذا |
| - Bu ve bir de cinayet için. - Aslında işlediği iki cinayet için. | Open Subtitles | من أجل هذا و من أجل جريمة القتل - في الواقع , جريمتان قتل - |
| bir video Bu ve biz bir fotoğraf karesini donduruyoruz, ve tipik bir çocuğun yaptığı şey şu. | TED | ينمون نموا نموذجيا, ونحن نجمد إطار واحد, وهذا ما يفعله الأطفال الطبيعيون. |
| Babamın şirketi iflas etti, bütün bildiğim Bu ve bu yüzden bir yıldır işsiz. | Open Subtitles | أبي الشركة افلست وأنا أعلم ذلك و بسبب ذلك أنت عاطل منذ سنة عن العمل |
| Cüzdan ve kimlik yok. Sadece Bu ve bu var. | Open Subtitles | لا محفظةٌ و لا بطاقةُ تعريف فقط هذه و ... |
| Bu ve danışmanlık parasıyla birlikte sonunda... | Open Subtitles | على أمل بعملى و نقود أستشارتك ...بأن نتمكن في النهاية |
| Hikayen Bu ve buna bağlı kalacaksın yani? | Open Subtitles | وهل هذهِ هي قصتك هذا ما سوف تتمسك بهِ ؟ |
| - Bu ve senin hayallerin. - Emin misin? | Open Subtitles | هذا بالإضافة إلى مخيلتك - هل أنت متأكدة؟ |
| Bu ve pek çok nedenden dolayı, dünya üzerindeki varlığımız süreklilik arz etmemektedir. | Open Subtitles | لهذا السبب ولأسباب أخرى كثيرة، وجودنا على هذا الكوكب لا يبدو أنه سيدوم. |
| Bu ve Carl'ın restorandaki yemeklerinden kalanlarla iki hafta idare edeceğiz. | Open Subtitles | -أعتاد علية هذا وبقايا طعام "كارل" بالامس سيؤمنان لنا الكل لاسبوعين قادمين |