| Eğer bulabilirsen, yemekle birlikte günde iki defa al bundan. | Open Subtitles | تناولي هذهِ مرتين في اليوم مع الطعام أذا وجدتِ بعضهُ |
| Sevecek birini bulabilirsen bence bu iyi birşey olur. | Open Subtitles | لو وجدتِ شخصاً لتحبيهِ فسيكون هذا شيئاً جيداً على ما أعتقد |
| Zoe'nin yaptığı işlerden bildiğin bir şey varsa ne bulabilirsen belki bu, ona tekrar bağlanmak için bir yol olabilirdi bu sayede belki onun farklı bir yönünü keşfederek huzura erebilirdin. | Open Subtitles | إذا وجدتِ أي عمل كانت زوي تقوم به أيّ عمل يُمْكِنُكِ أَنْ تَجديه ربما ذلك سَيَكُونُ طريقة لَكِ لإعادة التواصل مَعها |
| Soda ile birayı karıştırmanın bir yolunu bulabilirsen, evet ve 2 tane. | Open Subtitles | إذا استطعت ايجاد طريقة لجعل هذا المشروب الغازي , بيرة إذا نعم , اثنين |
| Beni ve oğlumu buradan çıkarmanın bir yolunu bulabilirsen, kabul ederiz. | Open Subtitles | اذا استطعت ايجاد طريقة لي ولابني للخروج من هنا |
| Gözlüklerini bulabilirsen, satırı okuyabilirsin. | Open Subtitles | ربما يمكنكِ قراءة الجملة إن وجدتِ نظارتكِ |
| Eğer onun hakkında sorun teşkil edebilecek, onu kötü gösterebilecek bir şeyler bulabilirsen lütfen bana söyle çünkü şu anda burada benden başka ondan hoşlanmayan kimse yok... | Open Subtitles | نعم . لذا اذا وجدتِ اي خلل في سيرته العملية سواء سطحية . |
| Einar'a katılıyorum, eğer doğru konuyu bulabilirsen birinci sınıf bir ressam olabilirsin. | Open Subtitles | إنّي أتفق مع (إينار). يمكنكِ أن تكوني رسامة بارعة إذا وجدتِ الموضوع المناسب. |
| Sanırım, Bruno, eğer bir tane bile iyi Yahudi bulabilirsen Dünya'nın en büyük kâşifi olursun. | Open Subtitles | أعتقد يا (برونو) إذا ما استطعت ايجاد يهودي لطيف سوف تكون أفضل مستكشف في العالم |
| Bence iyi bir Yahudi bulabilirsen dünyanın en iyi kaşifi olursun Bruno. | Open Subtitles | أعتقد يا (برونو) إذا ما استطعت ايجاد يهودي لطيف سوف تكون أفضل مستكشف في العالم |